Konya, Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan ve 31 ilçesi bulunan geniş bir şehir olarak dikkat çekiyor. Bu ilçelerden biri, hem tarihi zenginliği hem de ilginç geçmişiyle öne çıkan Kulu’dur. Bir zamanlar Ankara’ya bağlı küçük bir köy olan Kulu, yıllar içinde geçirdiği idari değişikliklerle bugün Konya’nın önemli ilçelerinden biri haline geldi.
Kulu’nun Tarihi Yolculuğu
Yeni Konya Haber’in aktardığına göre, Kulu’nun idari yolculuğu 1926 yılında bucak haline getirilmesiyle başladı. İlk olarak Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesine bağlanan Kulu, 1933 yılında Cihanbeyli’ye nahiye olarak dahil edildi. Ancak Kulu’nun tarihi burada bitmedi. 1954 yılında Ankara’nın Haymana ve Bala ilçelerine bağlı bazı yerleşimlerin sınırlarına dahil edilmesiyle birlikte, Kulu resmen Konya’ya bağlı bir ilçe olarak tanındı.
Stratejik Konum ve Ekonomik Güç
Kulu, Konya’nın kuzeydoğusunda, Ankara il sınırına oldukça yakın bir konumda yer alır. Bu stratejik konum, ilçeyi önemli kara yollarının kesişim noktasına yerleştirir ve bu da Kulu’nun ulaşım ve ticaret açısından önemini artırır. İlçenin ekonomisi ise büyük ölçüde tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Buğday, arpa, şeker pancarı ve ayçiçeği gibi ürünler, Kulu’nun verimli topraklarında yetiştirilir. Aynı zamanda, küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık da ilçenin önemli gelir kaynakları arasında yer alır.
Yurtdışına İşçi Göçü
Kulu’nun ekonomisine katkıda bulunan bir diğer önemli faktör ise yurtdışına işçi göçüdür. Özellikle İsveç’e göç eden büyük bir Kulu nüfusu bulunur. Bu durum, ilçenin sosyal ve ekonomik yapısını da derinden etkilemektedir.
Köyden İlçeye
Kulu, sadece tarihi ve idari değişiklikleriyle değil, aynı zamanda tarımsal üretimi, stratejik konumu ve yurtdışına işçi göçü ile de dikkat çeken bir ilçedir. Ankara’nın küçük bir köyü olarak başlayan bu yolculuk, bugün Konya’nın önemli ilçelerinden biri olarak devam ediyor. Kulu’nun geçmişten günümüze uzanan bu hikayesi, onun ne kadar dinamik ve önemli bir yer olduğunu gösteriyor.
(Haber Merkezi)
