Askeri casusluk soruşturması kapsamında Pandora adlı belgeyi inceleyen ihtisas kurulu, T-37 uçaklarının düşürülmesi için plan yapıldığı sonucuna vardı.
2011 yılında İzmir’in Güzelbahçe ilçesinde eğitim uçuşu için Çiğli 2’nci Ana Jet Üs Komutanlığı’ndan havalanan T-37 Tipi askeri eğitim uçağının belirlenemeyen bir nedenle denize düşmesiyle Geredeli Pilot Teğmen Erol Er şehit olmuştu.
İzmir TMK’nın 10. Maddesiyle Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen askeri casusluk soruşturmasında, çetenin askeri birliklerden elde ettiği belgeleri incelemek üzere bir uzman ihtisas kurulu kurduğu ortaya çıktı. Taraf Gazetesi’nin haberine göre, kurul elde edilen bilgileri raporlara dönüştürüp, ordudaki zafiyetleri anlattı. Bunlar arasında T-37 uçaklarının nasıl düşürüleceği konusu yer alıyor.
Bilindiği gibi, İzmir Güzelbahçe’de denize çakılan askeri eğitim uçağında şehit olan Geredeli Pilot Teğmen Erol Er’in kullandığı eğitim uçağı T-37’diydi.
Soruşturmanın değerlendirme raporunda, Genelkurmay Başkanlığı’nın da gerçek ve devlet sırrı niteliğinde olduğunu kabul ettiği belgeler üzerinde casusluk çetesinin hazırladığı raporlara yer verildi. Savcılık raporunda, gözaltına alınan Y.İ.H isimli muvazzafın “düşen uçaklarla ilgili” ibaresi yazarak, söz konusu uçakların aerodinamik yapıları, geçmişte yaptıkları kazalar ve 122. Filo’daki pilotlar hakkında ayrıntılı belgeler topladığı yer aldı.
T-37 tipi uçağın nasıl ve hangi yollar kullanılarak düşürülebileceği ve bu planlarını uygulayabilecek personel isimlerinin yer aldığı belgelerle ilgili savcılık da şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu belgenin suç örgütünün sınırlarını göstermesi açısından önem taşıdığı, zira belge içeriğinde suç örgütü tarafından uçuş öncesi pilotların anlayamayacağı şekilde uçaklara yapılan müdahalelerle uçakların havadayken nasıl düşürüleceğinin anlatıldığı ve pilotların nasıl öldürüleceğine ilişkin açıklamalar yapıldığı, özellikle belgenin sonuç kısmında ‘seçilecek pilot önü açık, başarılı, uçak tipindeki tecrübesi az olan kişilerden seçilmelidir’ şeklindeki açıklama ile örgütün hedef seçiminin belirlendiği, bu belgede çok çarpıcı bir şekilde; uçakların havada arıza yaptırılarak düşürülmesinin dışında ‘uçağın oksijen sistemine ihtisas ekibi tarafından yapılacak müdahale ile kokusu hemen ayırt edilemeyecek bayıltıcı veya öldürücü bir gaz doldurulması, pilot paramparça olacağı için adli tıp incelemelerinde ortaya çıkmayacağı’nın belirtildiği görülmüştür.”
Pandora’dan önemli bilgiler
Çetenin lideri olarak gösterilen B.Ö.’nin evinde yapılan aramalarda ele geçirilen Pandora isimli veri dosyasında bir T-37’nin nasıl düşürülebileceği hakkında ayrıntılı bilgiler yer aldı. “\Veri1_Ek\İlter Halaç” isimli dosyada, uçak düşürme yöntemleri şöyle anlatıldı:
Seçenek 1: Kumanda tellerinde yıpranma ve aşınma ya da makaralarda arıza oluşturulursa uçak belli bir süre sonra kumanda edilemez hale gelecektir.
Seçenek 2: Flapların bağlantıları zayıflatılır ise havada flaplardan biri kopsa veya biri çalışmasa uçağı kötü bir duruma sokacaktır.
Seçenek 3: Motorda yağ ile ilgili bir problem olursa o motor artık çalışmaz ve kazıklar. İhtisas ekibi motorun yağ seviyesini iyi ayarlamalı ki uçak kalksın ama uçamasın.
Seçenek 4: Hidrolik boruda en küçük bir kaçak, disklerin yerine yanlış katılması, lastik havasının yetersiz basılması arızaya sebep olacaktır. Sonu kesin ölüm olmasa dahi uçak kaybına ve yaralanmalara sebep olacaktır.
Seçenek 5: Dikey kuyruğu tutan en altta görmesi zor çoklu perçinlerin olduğu kısımda oluşan bir problem viril hareketi için kullanılan kuyruğun işlevini yitirmesine sebep olabilir.
Seçenek 6: Uçak oksijen sistemine ihtisas ekibi tarafından yapılan bir işlem sonucunda tüplere oksijen yerine kokusu hemen ayırt edilemeyecek bayıltıcı veya öldürücü bir gaz doldurulması kısmen olsa da yeterli olabilir. Pilot paramparça olacağı için adli tıp incelemelerinde ortaya çıkmayacaktır.