Toplumda sanatsal bir abide olarak değerlendirilen iğne oyaları, kurslar aracılığıyla yaşatılmaya çalışılıyor. Gelenek, ekonomik katkı ve sanatsal yönden maddi-manevi değer taşıyan iğne oyası kursları, yeni dönemde yine bayanlara özel şekliyle Gerede’de açılacak.
Gerede’de ev hanımlarının önemli bir geçim kaynağı olan iğne oyaları, sonbaharın gelmesiyle daha fazla talep görmeye başladı. Özellikle Bolu genelinde açılan iğne oyası kurslarıyla becerilerini daha da geliştiren hanımlar, hem boş vakitlerini değerlendirmenin hem de para kazanarak aile bütçesine katkı sağlamanın keyfini yaşıyor.
İğne oyası, gereci genellikle iğne olan, iğnenin çekilmesiyle meydana gelen düğümlerin ya da ilmiklerin üst üste tutturulması işlemidir. Yapılan araştırmaların sonuçlarına göre; oya sözcüğünün başka dillerde karşılığının bulunmaması bu sanatın Türklere ve özellikle Türk kadınına özgü bir sanat olduğunu göstermektedir. Tarihten yansımayla kültürel bir değeri sembolize eden bu tip işlemeli el sanatları, Gerede’de bayanlara kurslar aracılığıyla öğretiliyor.
Gerede Halk Eğitim Merkezi ve Nimet Meto Kız Teknik Meslek Lisesi’nde bayanlara özel olarak açılan iğne oyası gibi kurslarla, geleneklerin yaşatılmasına yardımcı olunuyor.
Geleneksel kültür ve kaybolmakta olan el sanatlarının en önemli örneklerinden biri ve sadece Türk insanına özgü iğne oyaları, düz renkli veya basma yemenilerin, kreplerin, mendillerin, gömleklerin önlerine, yaka ve kollarına renkli ipek, pamuklu ve naylon ipekle, iğne ile yapılan çok zarif bir dantel türüdür. İğne oyası motifleri oluşturulurken, renkler açık-koyu, koyu-açık olarak kullanılmaktadır. Bunun nedeni ise, iki veya üç boyutlu olan oyalarda motiflerin vurgulanması ve monotonluğun kırılmasıdır. İğne oyası için aranılan en önemli özelliğin sık ve muntazam olması vurgulanmakla beraber, desen seçiminde de kendi zevkleri ön plana çıkmaktadır. Oyalar genellikle yazma ve fular kenarına uygulandığından daha çok bohça içinde muhafaza edilmektedir. Sertleşme yöntemi olarak en çok sabun kolası kullanılan iğne oyasında, araç olarak; iğne ve tığ, gereç olarak da daha çok sentetik ip kullanılıyor. İğne oyalarının uygulama alanları çeşitlilik göstermekle beraber, daha çok tülbent, namaz örtüsü, oda takımlarında yaygın olarak kullanılıyor. El emeği göz nurunun en küçük motifine kadar yansıdığı oyalar, onu dokuyan kadınların duygularının ve sanat gücünün terkibinden doğan birer sanat abidesi olarak görülüyor. Geleneksel kültürde sözsüz konuşma aracı ve 200’e yakın çeşidi olan sadece iğne ile ipeğin ağartılarak boyanmasıyla yapılan yazma oyaları, geleneksel motiflerle birlikte günlük oyalardan esinlenilerek alınan yeni motiflerle de zenginleşiyor. Yaşamaya devam etmekle beraber eski önemini yitirmekte olduğu gözlemlenen iğne oyaları; ümit, sevgi, acı, pişmanlık, öfke, düş kırıklığı, mutluluk, coşku gibi insan duygularını yansıtarak, toplumsal olayları ve ulusal kahramanlarla ilgili düşünceleri de şekillerle anlatılıyor. Geçmişe yöneldiğimizde; gelin, hamile olduğunu al renkli güllü oyalarla, bahtsızlığını, mezar taşı adlı kahverengi oyalarla, kavgalı ise, kırmızıbiber motifleri üzerinden süslü oyalarla anlatırdı.