Bilecik’in Osmaneli ilçesinde üretimi cumhuriyetin ilk yıllarına kadar uzanan ve yöre için ekonomik değeri yüksek, coğrafi işaret tescilli Osmaneli karpuzunda bu yıl ekiliş alanı 10 bin dönüme çıktı.
Osmaneli Belediyesince, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Gıda İşleme Bölümünün destekleriyle Türk Patent ve Marka Kurumuna yapılan başvuru sonucu coğrafi işaret tescili alan Osmaneli karpuzunun ekonomik değerinin artacağı, üretiminin artırılarak yeni pazarlarda yerini alacağı değerlendiriliyor.
Geçen yıl 8 bin dönümde üretilen Osmaneli karpuzunun bu yıl ki ekiliş alanları 10 bin dönüme çıktı.
Osmaneli Belediye Başkanı Münür Şahin, Osmaneli karpuzunun, Diyarbakır ve Adana gibi önemli karpuz üretiminin yapıldığı bölgelerdeki ürünlerden ayrı bir özellik taşıdığını belirtti.
Karpuzun, ilçede çiftçilerin bir numaralı ürünü olduğunu dile getiren Şahin, şöyle konuştu:
“Kıymetli bir ürünü coğrafi işaretleme almak suretiyle literatürümüze daha farklı bir şekilde katkı sağlamış olduk. Coğrafi işaretleme aldıktan sonra özellikle Marmara Bölgesi’nde tercih edilen Osmaneli karpuzunun bundan sonrası için çok daha fazla satış hacmine ulaşacağına ve çiftçimizin yüzünü güldüreceğine inanıyorum. Osmaneli’nin tarihine çok büyük önem veriyoruz. Farklı üniversitelerden tarih hocalarımız araştırmalarına devam ediyor. Yapılan araştırmalarda ele geçen yazıtlarda karpuzun 1550 yıllardan bugüne geldiğini belgelerde görebiliyoruz. Bu da karpuzun çok eski tarihlerden beri ilçemizde üretildiğinin bir kanıtı olarak karşımıza çıkıyor.”
– “Osmaneli, özel bir iklim özelliğine sahip”
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Mesut Kaplan da yaklaşık 4 yıllık süreçte Osmaneli karpuzunun tescilini tamamladıklarını ve ürünün diğer karpuzlardan farklılığını ortaya çıkaran özelliklerini ortaya koyduklarını, değerlendirmeler sonucunda da yıl sonunda tescilinin yapıldığını anımsattı.
Kaplan, karpuzun yetişebileceği 559 milimetre civarında olan yağış miktarının bölgede en uygun seviyede olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Bunun yanında Sakarya Vadisi’nin taşımış olduğu alüvyonlu topraklarda bereketli ve üretici için çok uygun olan bir ortam sağlamış durumda. Yetiştiricilik yapılan topraklarda yeterli düzeyde potasyum ve kalsiyum bulunması ve su düzensizliği olmaması nedeniyle, meyvede fizyolojik bozukluklar görülmez ve meyve kalitesi yüksektir. Osmaneli ilçesi denizden 100 metre civarında yükseklikte, bu yükseklikle beraber çevresindeki dağlarla beraber ekili arazilerin bulunduğu bölgede üretim yapılabiliyor. Bölgede özel bir yapı oluşmuş durumda. Özellikle rüzgar gibi yağış gibi özellikleri Pamukova ve diğer Sakarya Havzası’ndaki bölgelerden biraz farklı özellik kazanıyor. Osmaneli karpuzu diğer bölgelerdeki ürünlerden ayrı bir özellik kazandırıyor.”
Osmaneli karpuzunun kendine has meyve özelliğinin, iklim, coğrafya ve yetiştiricilik özelliklerinden meydana geldiğini aktaran Kaplan, Karadeniz, Akdeniz ve İç Anadolu karasal iklimleri arasındaki geçiş özelliği gösteren ilçede, sıcak ve ılıman iklim görüldüğünü, coğrafi iklim koşullarından dolayı da ürüne kendine özgü bir özellik kazandırdığını sözlerine ekledi.
Osmaneli Üretim ve Pazarlama Kooperatifi Kurucular Kurulu Başkanı Ertuğrul Ünver ise yağışlardan dolayı 15-20 gün gecikmeyle dikimin gerçekleştiğini dile getirerek, “Osmaneli’nin havası ve toprağı karpuza uygun. Karpuza en yatkın toprak bu topraktır.” değerlendirmesinde bulundu.
(Haber Merkezi)