İSTANBUL (AA) – İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, “Plastik döngüsel ekonomisi yeşil sayılarının cazibesi bizleri bekliyor. Atmayalım, yakmayalım, ayrı toplayalım.” ifadelerini kullandı.
Dernekten yapılan açıklamada, 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında, çevre kirliliği, biyoçeşitlilik kaybı ve iklim değişikliği sorunlarında plastik kirliliği yenme vakti geldiğine işaret edilerek, “Ulusal servetimiz atık plastikle istihdam ve gelir yaratalım. Atmayalım, yakmayalım, ayrı toplayalım.” çağrısı yapıldı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, halka erişimin en büyük küresel platformu ve milyonlarca insanın en güçlü uluslararası kutlaması olan 5 Haziran 2023 Dünya Çevre Günü'nün 50'inci yılında bu yıl “Plastik Kirliliğini Yenelim” diyerek atık plastiğe döngüsel ekonomide değer katmanın istihdam ile gelir yaratmadaki mühim yerinin vurgulandığını aktardı.
Dünya Çevre Günü'nü kutlayan Prof. Dr. Karaosmanoğlu plastiği keşfeden, sağladığı kolaylık ve çözümlerle yaşayan insanın en iyi atık plastik yönetimini de başarması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Plastik döngüsel ekonomisi yeşil sayılarının cazibesi bizleri bekliyor. Atmayalım, yakmayalım, ayrı toplayalım, plastik kirliliğini yenme vakti geldi. Faydalı kullanım ömrünü tamamlayan plastiklere, atık plastiklere kıymetli yerli ham madde olarak bakmalıyız. Çünkü plastikler, ithal petrol ve doğal gazdan üretilirken atık plastik çıktığında yerli ham maddemiz, ulusal servetimiz olur. Atık önceliklemesinde 'En Az Atık Çıkarma', 'Yeniden Kullanım', 'Geri Dönüşüm/İleri Dönüşüm', 'Enerji ve Malzeme Geri Kazanımı' ve 'Bertaraf' sırası mühim. Atık plastik döngüsel ekonomide dönüşerek değer kazanırken, endüstrinin döngüsel ekonomiye geçişinde de sistematik dönüşüm ve eylemleri hızlandırma gerekiyor konusuna dikkati çekerek ülkemiz bu gidişatın dışında kalmamalı. Bu değişim için dönüşüm şart.
2022’de Birleşmiş Milletler'e üye 175 ülke plastik kirliliğini sona erdirme hedefli 2024’ün sonunda hazır olacak yasal bağlayıcı nitelikli anlaşma için tarihi kararı onayladı. Paris Anlaşması sonrasındaki en önemli ve çok taraflı bu anlaşma günümüzün ve yarınımızın sigortası kabul ediliyor. Çünkü insanın dostu plastikle yaşam, sadece ve sadece en iyi atık plastik yönetimi ile doğanın, çevrenin ve iklimin de dostu olabilir. Plastiği keşfeden, sağladığı kolaylık ve çözümlerle yaşayan insan en iyi atık plastik yönetimini de başarmalıdır. Hükümetler, yerel yönetimler, iş dünyası, sivil toplum, akademi, medya ve yurttaşların plastik döngüsel ekonomisinin değişmek için dönüşüm yolumuzda bilim, teknoloji destekli çözümlerle eyleme geçmesi gerekiyor. Değişimi birlikte başarabiliriz.”
– “Deniz çöpünün yüzde 85’ten fazlası, en kalıcı ve zararlı kısmı plastik”
Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, Birleşmiş Milletler verisine göre, her yıl yarısı tek kullanımlık 400 milyon tondan fazla plastik üretildiğini, bu miktarın yüzde 10'undan azının geri dönüştürüldüğünü bildirdi.
Her dakika bir çöp kamyonu kadar, yılda 19-23 milyon ton, 2 bin 200 Eyfel Kulesi ağırlığı kadar atık plastiğin göllere, nehirlere ve denizlere karıştığının tahmin edildiğine dikkati çeken Karaosmanoğlu, “Bu miktarın 2040'a kadar 3 katına çıkacağı öngörülüyor. Deniz çöpünün yüzde 85'ten fazlası, en kalıcı ve zararlı kısmı plastik. 800'den fazla deniz ve kıyı türü bu kirlilikten etkileniyor. Çapı 5 milimetreden küçük mikro plastikler gıda, su ve havaya karışıyor. Her birimiz yılda 50 binden fazla mikro plastiği tüketiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Karaosmanoğlu, plastik döngüsel ekonomisine geçip 2040'a kadar denize giren atık plastiğin yüzde 80 azaltılması halinde petrol ve doğal gazdan plastik eldesinin yüzde 55 oranında düşürülerek 70 milyar dolar tasarruf sağlama, iklim değişikliği sebebi sera gazı salımlarını yüzde 25 azaltma, 700 bin ek iş yaratmanın mümkün olacağını kaydetti.