Deprem güvenliğinde öne çıkan çelik yapılar, esneklik ve hafiflik özellikleriyle riskleri azaltıyor. İnşaat mühendisi Kenan Keskin, çeliğin betonarmeye göre avantajlarını ve uzun ömürlülüğünü vurguluyor.
Deprem gerçeği, Türkiye’nin en önemli meselelerinden biri olarak öne çıkıyor. İnşaat mühendisi Kenan Keskin, çelik yapıların sarsıntıları absorbe ederek esneklik sağladığını ve bu sayede betonarme yapılara göre daha az zarar gördüğünü belirtiyor. Keskin, “İnsanlar maliyeti ne kadar az tutarsak o kadar kâr elde ederiz düşüncesiyle bina yapıyor. Çelik öyle değil, belirli bir şekilde dünya standartlarına uygun yapımı var, başka bir şekilde üretim yapamıyoruz. Avrupa’da birçok dünya eseri diye nitelendireceğimiz yapılar çeliktir, örneğin Eyfel Kulesi” ifadelerini kullanıyor.
Dünya standartlarına uygun üretilen çelik, genellikle sanayi yapıları, tünel ekipmanları, köprüler, spor tesisleri ve alışveriş merkezleri gibi alanlarda kullanılıyor. Ayrıca konut projelerinde de tercih edilmeye başlanan çelik, hafifliği ve esnekliği sayesinde depremlerin oluşturduğu sarsıntılara karşı büyük bir avantaj sunuyor. Çelik yapılar, deprem enerjilerini kendi içinde absorbe ederek binanın esnek kalmasını sağlarken, betonarme yapılara oranla daha az yıkım ve zarara uğruyor. Keskin, çeliğin korunması durumunda betonarme yapılara göre daha uzun ömürlü olduğunu vurguluyor.
Çelik Yapıların Avantajları
Keskin, Türkiye’de çelik kullanımının artırılması gerektiğine dikkat çekiyor. “Çelik, çağımızın bulunmaz veli nimetidir bana göre. Hafifliği ve esnekliği sayesinde depremin oluşturduğu sarsıntılara karşı büyük bir avantaj sağlıyor. Betonarme yapılar, çeliğe göre daha ağır olduğu için deprem sırasında yıkılma riski daha fazla oluyor” diyor. Çelik yapılar, imalat aşamasında fabrikalarda üretilip sahaya gönderildiği için montajı daha hızlı yapılıyor. Bu da özellikle deprem gibi afetlerde barınma alanları ve altyapı sistemleri konusunda çözüm sunuyor.
Keskin, çelik yapıların ekonomik açıdan da avantaj sağladığını belirtiyor: “Çelik dönüştürülebilen bir malzeme olduğu için ekonomik açıdan büyük bir avantaj sağlamaktadır. Türkiye’de çelik kullanımı, betonarmeye kıyasla belli bir mesafeye gelmemiş durumda. Ancak son yıllarda endüstriyel yapılarda çelik kullanımının arttığını görmekteyiz. Deprem sonrası yeniden inşa süreçlerinde çelik yapıların daha fazla teşvik edilmesi gerektiğine inanıyorum.”
Denetimlerin Önemi
Keskin, yapıların güvenliği için denetimlerin sıkı bir şekilde yapılması gerektiğini vurguluyor: “Neticede biz insanların yaşayabileceği ortamları inşa ediyoruz. Eğer bu yeterince denetlenmezse, programdaki verilerle oynamak çok basit hale geliyor. Deprem anında asrın felaketini yaşayabiliyoruz ve ne yazık ki akıllanmıyoruz.” Betonarme yapılarda malzeme ile oynanabildiğini belirten Keskin, çeliğin dünya standartlarına uygun yapımı sayesinde bu tür sorunların yaşanmadığını ifade ediyor.
Çelik yapıların bakımının da kolay olduğunu aktaran Keskin, “Çelik yapılar, bakım yapıldığında 100-150 yıl ömürlü yapılar ortaya çıkarabilir. Yangına karşı zayıf bir malzeme olmasına rağmen, iyi muhafaza edildiğinde uzun yıllar dayanabilir. Avrupa’da birçok dünya eseri çelikten yapılmıştır, örneğin Eyfel Kulesi” şeklinde konuşuyor.
(Haber Merkezi)