İSTANBUL (AA) – YETER ADA ŞEKO – İtalya merkezli Akdeniz Deniz ve Kıyı Vakfı (MEDSEA) tarafından Sardunya Adası'nda 2 bin çuval midye kabuğu kullanılarak inşa edilen adacık, nesilleri tehlike altındaki kuş türleri ile Afrika ve Avrupa arasında göç eden kuşlar için korunaklı alan oldu.
Göçmen kuşların yolculukları sırasında karşılaştıkları tehditlere karşı bireylerdeki duyarlılığı artırmak ve yaşam alanlarının korunmasına yönelik farkındalık oluşturmak amacıyla her yıl mayıs ve ekim aylarının ikinci cumartesisi olarak belirlenen “Dünya Göçmen Kuşlar Günü” bu yıl 13 Mayıs'ta kutlanıyor.
Göçmen kuşların konaklama ve yaşam alanlarının iyileştirilmesine katkı sunmak amacıyla dünyanın farklı bölgelerinde yeni projeler başlatılırken onlardan biri İtalya'nın Sardunya Adası'nda hayata geçti.
MEDSEA, yaklaşık 2 yıl önce başlayıp geçtiğimiz günlerde tamamlanan projeyle, adanın Corru Mannu bölgesindeki gölete, midye kabuklarından yapay adacık inşa etti. Vakıf, bu adacık sayesinde hem döngüsel ekonomiye katkı sağlamayı hem de başta göç eden kuşlar olmak üzere bölgede tehdit altındaki nadir kuş türlerini ve bölgenin biyoçeşitliliğini korumayı hedefliyor.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan MEDSEA İletişim Koordinatörü Giulia Eremita, projeyi şekillendirirken başta göçmen kuşlar olmak üzere bölgedeki kuş popülasyonunun faydalanabileceği bir yapı oluşturmak istediklerini söyledi.
Eremita, “Bu, hem göçmen kuşları hem de bölgede türleri tehdit altında olan su kuşlarını, vahşi hayvanlardan ve tabii insan baskısından uzak tutmayı, onlara yuvalanmalarını sağlayacak bir alan oluşturmayı hedefleyen bir projeydi. İnşa ettiğimiz yapay adacık, Afrika ve Avrupa arasında göç eden kuşlar için güvenli bir konaklama alanı oldu.” dedi.
Vakfın, denizlerdeki atıkları azaltmaya yönelik çalışmaları ve hedefleri bulunduğunu da belirten Eremita, projeyi gerçekleştirebilmek için Sardunya adasında en büyük midye çiftliğini işleten bir firmayla, atık olarak kabul edilen midye kabukları noktasında işbirliğine gittiklerini anlattı.
– 2 bin çuval midye kabuğu kullanıldı
Ana karadan 50 metre uzaklıkta sulak bir alanın ortasına böyle bir adacığı inşa etmenin kolay olmadığını ifade eden Eremita, tüm sürecin 2 yılda tamamlandığını, gerekli izinlerin alınmasının ardından 2 profesyonel dalgıcın 2 bin çuval midye kabuğu kullanarak 6 ay boyunca çalışıp adacığın yapımını başardığını bildirdi.
Eremita, adacığın yukarıdan bakıldığında oval şekilde görünen piramit bir yapıda, yaklaşık 20 metre uzunluğunda, 7 metre genişliğinde ve 50 santimetresi deniz seviyesinin üzerinde olmak üzere 2 metre yüksekliğinde olduğunu kaydetti.
Projenin yürütüldüğü bölgenin önemli bir sulak alan olduğunu, özelikle barındırdığı kuşlar ve diğer canlılar nedeniyle Avrupa Birliği (AB) sınırları içinde belirlenmiş doğal çevre koruma ağı “Natura 2000” alanlarına dahil edildiğini vurgulayan Eremita, şöyle devam etti:
“Seçtiğimiz bölge Akdeniz'in merkezinde uluslararası öneme sahip 7 bin hektarlık bir sulak alan. Aslında sulak alan deyince insanlar daha küçük ve önemsiz bölgeler gibi düşünüyor ama bu alanlar özelikle günümüzde iklim değişikliğinin etkilerini azaltma konusunda önemli bir role sahip. Örneğin yağışlar, fırtınalar yaşandığında büyük miktarda suyu emebiliyorlar. Hatta bir çok noktada yağmur ormanlarından daha fazla karbondioksit emiyorlar. Bu yüzden çok önemli bir habitat ve iklim değişikliğinin oluşturduğu felaketlere bir çözüm işlevindeler. Birçok uluslararası organizasyon ve hükümet, bu bölgelerin korunması yönünde çalışmalar yürütüyor. Biz de bu sebeple bu alanı tercih ettik.”
– “İlk günden kuşların adacığı sevdiğini gördük”
Adacığın, yuvalanma süreçleri üzerindeki etkisinin ne olduğuna dair çalışmalar yürüttüklerini ve nihai durumun yaz sonunda anlaşılacağını kaydeden Eremita, “Bu konuda birçok öngörümüz var ama daha alanı oluşturduğumuz ilk günden itibaren kuşların adacığı sevdiğini ve üzerine konduğunu gördük çünkü ana karadan ne kadar uzaklarsa kendilerini o kadar güvende hissediyorlar.” değerlendirmesini yaptı.
Projeye dair çok güzel tepkiler aldıklarını ve bu sebeple çok mutlu olduklarını dile getiren Eremita, “Aldığımız tepkiler bizi benzer projeler yapmamız konusunda cesaretlendirdi. Aslında daha önce de midye kabuklarından kamusal alanda kullanılabilecek banklar inşa etmiştik. Aklımızda ileriye dönük çok çeşitli projeler var.” ifadelerini kullandı.
MEDSEA Başkanı Alessio Satta da proje sayesinde hem birçok kuş türünün dış saldırılardan korunduğunun hem de geri dönüşüm sağlayarak çevrenin ve kaynakların korunduğunun altını çizdi.