İSTANBUL (AA) – BİRİZ ÖZBAKIR – İklim Akademisi ile her yaştan bireyde iklim krizi konusunda farkındalık yaratmak isteyen Yuvam Dünya Derneği, proje kapsamında bir yılda 5 bin kişiye çevrim içi ve yüz yüze eğitimler verdi.
Yuvam Dünya Derneği, iklim krizi konusunda farkındalık yaratmak ve iş dünyasının desteğini alarak toplumda kültürel dönüşüm yaratma amacıyla 2020'de kuruldu. Derneğin çalışmalarına katkı sunanlar arasında önde gelen şirketlerin yöneticileri, sivil toplum gönüllüleri, bilim insanları, hikayeleri daha anlaşılabilir dille topluma aktarabilen sanatçılar ve iletişim uzmanları bulunuyor.
Derneğin hayata geçirdiği son projelerden biri olan İklim Akademisi, her yaş grubuna ücretsiz eğitimler vererek bireylerin iklim krizi ile baş etme becerisini geliştirmeyi hedefliyor.
İlk eğitimine geçen yıl 50 kişilik bir grubun katılımıyla başlayan İklim Akademisi, bir yılda 5 bin kişiye ulaştı. Çevrim içi veya yüz yüze eğitim seçeneklerinin bulunduğu akademiye başvurmak isteyenler dernekle iletişime geçerek kendi yaş grubu ve yaşadığı şehre uygun eğitimler hakkında detaylı bilgi alabiliyor.
Eğitimler, Yuvam Dünya Derneği Bilim Kurulu üyeleri tarafından verilirken farklı kurumlarla işbirliği yapılarak eğitmen ağı genişletilebiliyor.
AA muhabirine projenin detayları hakkında bilgi veren Yuvam Dünya Derneği Genel Koordinatörü Funda Öztürk, İklim Akademisi'nin, özellikle çocuklar ve gençlere verilen eğitimlerde doğayla bağ kurmak üzerinden yaklaşan bir program olduğunu söyledi.
İklim Akademisi'nin odağında kültür değişimi olduğunu belirten Öztürk, “İklim krizi birçok farklı disiplini kapsayan, karmaşık ve acilen harekete geçmemiz gereken karmaşık bir problem. Bu nedenle eğitimlerde konuyu sadeleştirerek aktarmak, kimseyi geride bırakmayan bir yaklaşım sergilemek, farklı hikaye anlatma araçları kullanarak akılda kalıcı bir iletişim gerçekleştirmek çok önemli.” diye konuştu.
– Eğitim programları 5 kategoriye ayrıldı
Farklı eğitim seçenekleriyle ev kadınlarından iş insanlarına, üniversite öğrencilerinden kuryelere ve hatta küçük çocuklara kadar bireylere, iklim krizinin etkilerinin farkına varmaları için destek olmak istediklerini dile getiren Öztürk, İklim Akademisi kapsamında eğitimlerin 5 ayrı kategoride gerçekleştiğini belirtti.
Öztürk, bu kategorileri; Yuvam Dünya Derneğine üye olacak bireyler, gönüllüler ve kurumlar için temel eğitimler; kurum liderleri, çalışanları ve çalışan ailelerine yönelik kurumsal eğitimler; üniversite öğrencileri, yeni mezunlar, ebeveynler, iş insanları, öğretmenler, sağlık çalışanları, kadınlar için bireysel farkındalık eğitimleri; 5-13 yaş arası çocuklar, 14-21 yaş arası gençler ve okullar için küresel okuryazarlık, doğa ile bağ kurma programları ve Yuvam Dünya etki ağını oluşturan gönüllülere yönelik hazırlanmış eğitimler şeklinde sıraladı.
Özellikle gençler ve çocuklarla bire bir çalışmanın onlara bu bilinci aşılama noktasında daha etkili olduğunu vurgulayan Öztürk, bu yaş gruplarına verilen eğitimlerde, konuların sanat ve sporla harmanlanarak ele alındığını bildirdi.
Kurumsal şirketlerle hayata geçirdikleri kültür değişim programlarıyla hem çalışanları hem onların ailelerini hedef alan eğitimler gerçekleştirdiklerini aktaran Öztürk, “Özel sektör kendi sektörel dönüşümünü gerçekleştirmeli. Biz bu dönüşüm sürecinde şirket çalışanları ve onların ailelerinin bireysel dönüşümünde bir katalizör görevi üstleniyoruz. Net sıfır hedeflerine toplum ve bireyler tarafından yaklaşarak, bu hedefleri desteklemiş oluyoruz.” ifadelerini kullandı.
Karbon emisyonlarının büyük ölçüde kurumların gerçekleştirdiği faaliyetlerden kaynaklı olduğunu hatırlatan Öztürk, kültür değişim programlarının, kurumların hem ekosistemdeki sorumlulukları hem de kendi dönüşümlerinde aldıkları sorumluluk açısından önemli olduğunun altını çizdi.
– “Sorunlar kadar çözümlere de yer veriyoruz”
Yuvam Dünya Derneği Eğitim Koordinatörü Banu Binbaşaran Tüysüzoğlu, İklim Akademisi kapsamında bireylerin iklim dostu bir yaşam pratiği edinmelerine katkı sağlayacak eğitimler verdiklerini kaydetti.
Yüz yüze eğitimlerde; toprak yapılar gibi sürdürülebilir yapılar, atıksız yaşam, balkon bahçeciliği, kompost ve ileri dönüşüm gibi konuları eğitimlere dahil ettikleri bilgisini paylaşan Tüysüzoğlu, eğitim süreci boyunca katılımcılarda ekoanksiyete yaratmamak için sorunlar kadar çözümlere de yer verdiklerine dikkati çekti.
Tüysüzoğlu, sözlerini “Herkes, dünya için iyi bir şeyler yapmak istiyor ama ne yapılmalı? Aslında onu biliyor olmamız gerekiyor. Bu nedenle eğitim çok önemli bir noktada duruyor. O motivasyonu doğru ve işe yarar bir noktaya dönüştürdüğümüzde iklim krizi ile mücadele için fark yaratabiliriz.” diyerek tamamladı.
