Kocaeli’nin İzmit ilçesinde 16 yaşındaki lise öğrencisi Kıvanç Uman’ın iddiaya göre kız meselesi sebebiyle çıkan kavgada 3 kişi tarafından feci şekilde darp edilerek öldürülmesine ilişkin açılan davanın ilk duruşması görüldü.
Kıvanç ile Y.K.’nin kavga ettiği sırada tarafların tezahürat ettiğini söyleyen tutuklu sanık H.M.K., “Y.A., Kıvanç’ın üstünü çıktı, sonra kafasını, boynunu, yüzünü yumruklamaya başladı. Y.A.’yı Kıvanç’ın üstünden ittirdim, ’Yeter’ dedim. O sıra zaten Kıvanç yerde bayılmış durumdaydı, titriyordu. Ben de Kıvanç’ı kontrol etmek amaçlı elinden tuttum, kaldırdım. Elini bıraktığımda yere düştü. Korktuğumuz için kaçtık” dedi.
Olay, 15 Mayıs 2022 yılında Kemalpaşa Mahallesi İnönü Caddesi’ndeki parkta meydana geldi. 16 yaşındaki lise öğrencisi Kıvanç Uman ile Y.K. (14) arasında kız meselesi sebebiyle kavga çıktı. Çıkan kavgaya 2 kişi daha müdahil oldu. Şahısların darbeleriyle yere yığılan Kıvanç ağır yaralandı. İlk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan Kıvanç Uman, olaydan 4 gün sonra hayatını kaybetti. Olaya ilişkin inceleme başlatan polis ekipleri; H.M.K. (16), Y.K. (14), Y.A. (16), Y.S.K. (15) ve A.B.K.’yı (16) gözaltına aldı. İfadeleri sonrasında Y.S.K. ve A.B.K. adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, diğer 3 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Sanıklar Y.K., Y.A. ve H.M.K. hakkında “kasten öldürme”; Y.S.K. ve A.B.K. hakkında ise “azmettirme” suçundan açılan davanın ilk duruşması Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanıklar, taraf avukatları, tanıklar ve maktulün ailesi katıldı. Olay günü yaşananları anlatan Y.K., “T., isimli arkadaşımla evde otururken bilmediğim bir numara beni aradı. Biraz konuştuktan sonra kendisinin A.Ç. olduğunu söyledi ve beni Valilik Konağı’nın oradaki parka çağırdı. Orada Kıvanç Uman, M.A.T. ve A.Ç. vardı. Biraz konuştuktan sonra beni tehdit etmeye başladı. Bana, ’Beni sinir etme, senin kafanı keserim, çantamda ki bıçakla seni buralarda gezdirmem’ dedi, Kıvanç bana, ’Senin sevgilini nasıl aldım, erkekliğini de öyle alacağım’ deyip beni teke tek kavga etmeye çağırdı. Ben de bunu kabul ettim” dedi.
Birkaç gün sonra Kıvanç Uman’ın kendisini aradığını dile getiren Y.K., “Kavga olayını iptal etmek ve konuşmak istediğini söyleyerek olay yerine ben tek başına çağırdı. Giderken yolda arkadaşlarımla karşılaştım. Bana nereye gittiğimi sorduklarında Kıvanç ile konuşmaya gideceğimi söyledim. Kendileri de gelmek istedi ancak ben kabul etmedim. Kıvanç’ın beni çağırdığı yere giderken 5 kişi olduklarını gördüm. Geri giderken arkadaşlarım beni gördü. Ne olduğunu sorduklarında 5 kişi olduklarını söyledim. Bir şey olmayacağını, mahalleden çocuklar olduğunu söyleyerek, beraber Kıvanç’ların yanına gittik. İlk başta konuşuyordu. Sonra ’Başlayın’ diye ses geldi ve birden Kıvanç bana yumruk attı. Sonra Kıvanç’la kavga ettim. Kavgamız 2 dakika sürdü. Arkadaşlarım bunları kamera kaydına almış. Ben ve Kıvanç ayrıldıktan sonra arkadaşlarım kavgaya müdahil olmuş. Kavgadan sonra olay yerinden ayrıldık” şeklinde konuştu.
Yaşanan kız meselesinin detaylarını da anlatan Y.K., “Bir aylık kız arkadaşımla ayrıldıktan sonra Kıvanç onunla sevgili oldu. Arkadaşlarımla gezdiğim yerlerde Kıvanç ile eski kız arkadaşımı görmeye başladım. Arkadaşım aracılığıyla Kıvanç’a daha önce I. ile gezdiğim yerlerde gezmemesini söylemiştim” dedi.
Bir diğer sanık H.M.K, “Olay günü arkadaşım M.K.Ö., A.A. ve Y.A. ile buluşacaktık. Y.A’ya ulaşamayınca arkadaşlarla evine gittik. Bize, ’Ne işiniz var burada?’ dedi. Daha önce plan yaptığımızı, çarşıda buluşacağımızı ama kendisine ulaşamadığımızı söyledik. Bunun üzerine hatırlayarak bizi eve aldı. Orada daha önce görmediğim Y.K. ile A.B.K’yi gördüm. Biz terasta A.A. ile okul hakkında konuşurken Y.A. yanımıza gelip ’Y.K’nın mevzusu var halledip çarşıya gidelim’ dedi. Ne olduğunu sorduğumuzda önemli bir şey olmadığını söyledi. Vaktimin olmadığını, 21.00’de evde olmam gerektiğini söyledim ancak Y.A., ’15 dakika durup döneriz’ dedi” ifadelerini kullandı.
H.M.K. savunmasına şöyle devam etti:
“Kim kimi aradı hatırlamıyorum ama Kıvanç ve Y.A. telefonda konuşarak tartıştılar. Birbirlerine küfür ederek ’Buraya gel’ dediler. Olay yerine gittikten 30-45 dakika sonra Kıvanç ve arkadaşları geldi. Sonra Y.K. ile Kıvanç teke tek atmaya başladılar. Y.K. ile Kıvanç kavga ettikleri sırada arkadakiler tezahürat yapıyorlardı. ’Şurasına vur, şöyle yap’ diyerek küfürler savuruyorlardı. Birbirlerine zarar vermesinler diye Kıvanç ile Y.K.’yi ayırdık. Y.A., Y.K’ye, ’Düzgün kavga etsene, ben sana nasıl kavga edeceğini söylemedim mi? Adam akıllı kavga et. Düzgün kavga etmezsen ben seni döverim’ dedi. Kıvanç ile Y.K.’yi ayırmaya çalıştım. Bu sırada Kıvanç aileme küfür etti. Kıvanç’ın iki kere karnına vurdum. Bir kere de kesinlikle sert olmayacak şekilde yüzünü vurdum. Kıvanç ayaktaydı, hiçbir sıkıntısı yoktu. Sonra Y.A. gelerek Kıvanç’a vurdu, ikisi yere düştü. Y.A, Kıvanç’ın üstünü çıktı, sonra kafasını, boynunu, yüzünü yumruklamaya başladı. Y.A’yı Kıvanç’ın üstünden ittirdim, ’Yeter’ dedim. O sıra zaten Kıvanç yerde bayılmış durumdaydı, titriyordu. Ben de Kıvanç’ı kontrol etmek amaçlı elinden tuttum, kaldırdım. Elini bıraktığımda yere düştü. Korktuğumuz için kaçtık” şeklinde konuştu.
Boks ve vücut geliştirme sporuyla ilgilenip ilgilenmediği sorusuna H.M.K., “Ben kesinlikle boks sporuyla hiçbir zaman uğraşmadım. Buna ilişkin kayıtlarım da yoktur. Ancak vücut geliştirme yapıyordum. Vücut geliştirmeyi amatör olarak yapıyordum, profesyonel değilim. Cezaevinde büyük sıkıntılar içindeyim, okulumdan ve eğitimimden uzak kaldım. Hayallerim alt üst oldu, okula devam etmek istiyorum. Cezaevinde eğitim hakkıma devam etmek istiyorum ama cezaevinde olduğum için çalışamıyorum, tahliyemi istiyorum, karşı taraftan da özür diliyorum, ailesine de sabır diliyorum” ifadelerini kullandı.
Müzisyen olduğunu söyleyen Y.A., “O gün öğleden sonra H.M.K., M.K.Ö. ve A.A. beni evden almaya geldi. Gitar çantamı alıp çarşıya geçecektik. Çarşıya doğru geçerken Y.K. ile denk geldik. Aradan 15 saniye sonra Kıvanç ve arkadaşlarının geldiğini gördüm. Kıvanç ve arkadaşları Y.K.’ye doğru küfür ederek geliyorlardı. Karşı tarafın belinde bıçak gördüm. Y.K. ve Kıvanç birbirleriyle küfürleşmeye başladı. Ardından Kıvanç, Y.K’ye vurdu. Teke tek kavga etme suretiyle birbirlerine vurmaya başladılar. Birkaç defa ayırdık yine kavga ettiler. En sonunda Y.K’nin dudağı patladı ve kanamaya başladı. Y.K’yi elini yüzünü yıkamaya götürdüm. O esnada Kıvanç ve arkadaşlarının H.M.K’ye saldırdığını gördüm. Olay yerine gittiğimde Kıvanç’ın bilince açık gibiydi. Sıkıntısı yokmuş gibi gözüküyordu. Ben Kıvanç’a vurmadım. Üzerime atılan suçlamayı kabul etmiyorum” dedi.
H.M.K.’nin ifadelerini kabul etmeyen Y.A., Türkiye Boks Federasyonu’nda lisanslı sporcu olma sorusuna, “Sporla uğraşmıyorum. 9 yaşındayken spor yapıyordum” dedi.
Azmettirme suçundan yargılanan Y.S.K., “Kavga sırasında Kıvanç’ın yorgun halsiz kaldığını görünce korktum ve onu desteklemek istedim. Yorgun düştüğü için Y.K’yi değil, Kıvanç’ı destekleme istedim” diye konuştu. Aynı suçtan yargılanan A.B.K. ise olayı görmediğini söyleyerek, suçlamayı kabul etmedi.
“Oğlum katledildi”
Sanıklardan şikayetçi olan maktulün annesi Derya Uman, “İddiaların hiçbirini kabul etmiyorum. Hiçbiri çocuğumun arkadaşı değil. Benim oğlum köpekten korkardı. Sanıkların hepsi çelişkili ifade veriyor. Hepsi birbirini yakmanın derdinde. Sanık ve tanıklar aileleri tarafından ifade konusunda tehdit altında. Benim çocuğum sokak yüzü bilmez, takdirlerle dolu hayatvardı. Oğlum spordan spora koşan biriydi. Oğlum katledildi” şeklinde konuştu.
Tanık olarak dinlenen kavganın odağındaki kız arkadaş I.C.A. “Y.K. ile 2-3 günlük sevgililik durumumuz olmuştu. Y.K. ile ayrıldıktan sonra bir kez dışında aynı ortamda hiç denk gelmedik. Kıvanç ile sevgililik durumumuz olmuştu ancak 2 yıllık bir arkadaşlığımız vardı. Kıvanç ölmeden önce biz ayrılmıştık. Olaya ilişkin görgüm yoktur” ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
(İhlas Haber Ajansı)
