Gerede Müftüsü Hasan İzmirli, Ramazan-ı Şerif ayına ve bu ayda düzenlenecek organizasyonlara ilişkin gazetemize bir açıklama yaptı.
İzmirli, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “mübarek üç ayların sonuncusu, her yıl gelişiyle nice manevî güzelliklerin yaşandığı rahmet, mağfiret ve arınma mevsimi Ramazan-ı Şerif’i idrak etmiş bulunuyoruz. İlçe Müftülüğümüz tarafından halkımızın Ramazan ayını en iyi şekilde değerlendirebilmesi için gerekli her türlü tedbir alınmış, camilerimizde İmam Hatip ve Müezzin Kayyımlarımız ve hafızlarımız tarafından erkeklere, kadrolu, sözleşmeli ve fahri bayan Kur’an Kursu öğreticileri tarafından bayanlara mukabele programları, vaaz irşâd programları tertiplenmiştir. Her yıl olduğu gibi bu yılda görevlilerimiz tarafından Yıldırım Beyazıt Camiinde hatimle teravih namazı kıldırılacaktır. Her Ramazan ayında kaybolmaya yüz tutmuş olan bir değerimizi toplum gündemine taşımayı ve bu konuda yüksek bir bilinç oluşturmayı hedefleyen Başkanlığımız, 2012 yılı Ramazan ayının teması olarak “İnsan İlişkilerinin En Önemli Unsuru, Medenî İletişimin Sembolü: Selâm ve Selâmlaşma”yı seçmiştir.
Bilindiği gibi İslam Medeniyeti, iyi ve güzel ilişkiler ağı üzerine bina edilmiş ve bu ağ, bizzat Sevgili Peygamberimiz (sas) tarafından bizzat uygulamaya konulmuş, en ince detayına kadar yaşayarak bizlere örnek olmuştur. Dinimizde insan ilişkileri bazı yüksek fazilet ve erdemler üzerine kurulmuştur.
Hak, hukuk, adalet, doğruluk, eşitlik, merhamet, şefkat, sevgi, saygı, dostluk, kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma bunlardan ilk akla gelenlerdir. İşte bu erdemlere ulaşabilmek için en güzel yollarından biri, selâm ve barış dilini insani ilişkilerde egemen kılmaktır. Sosyal ilişkileri barış üzerine kurabilmenin, huzur ve güveni gerçekleştirebilmenin, dostluk ve kardeşliği tesis etmenin yolu olan Selam, Müslüman kimliğimizi inşa eden temel şiarımız ve sembolümüzdür. Her şeyden önemlisi kardeşlik hukukunun bir gereğidir. Maalesef bu yüksek değer son zamanlarda önem ve değerini yitirmeye başladı. Toplum hayatından fert ve aileye, kitle iletişim araçlarından sanal ortamlara kadar pek çok alanda selam ve barış dili yerine çatışma ve kavga dili kullanır olduk. Tanışma ve birleşmenin en güzel yolu olan selam ve barış dilinden gün geçtikçe uzaklaşmaya, esenliğe sırt çevirmeye başladık. Diğer taraftan dünyevileşme ve bireyselliği giderek ön plana çıkarmaya başladık. Beldemizde, mahallemizde, cadde ve sokaklarımızdaki aile sıcaklığını aratmayan o dostane ilişkilerimiz kaybolmaya yüz tuttu. Birbirimize yabancılaşmaya, samimiyet ve güvenden uzaklaşmaya başladık.
Oysa selâm; barış, esenlik, güven, emniyet, huzur ve mutluluk temelleri üzerine bina edilen İslâm’ın rahmet yüklü evrensel mesajlarıyla hayat bulmaktır. Nihayetinde barış ve esenlik yurdu olan “dâru’s-selâm”a, cennet ve cemâlullaha ulaşmaktır. Bu da ancak bu dünyayı selâm ve selâmet yurduna dönüştürmek için çaba harcamakla mümkündür.
Selâm, kardeşine dost olduğunun, kendisinden ona asla bir zarar gelmeyeceğinin, elinden ve dilinden herkesin güvende olduğunun sözlü teminatıdır. Ancak salt bir söz değil, kardeşinin hâlini sormanın, problemini çözmenin, yarasına merhem olmanın; dolayısıyla insana verilen değerin adıdır.
Selâm, Yüce Rabbimizin, “Bir mümin tarafından bir selâmla selâmlandığınız zaman siz ondan daha güzel bir karşılık verin veya aynı ile mukabele edin.” (Nisâ, 4/86) fermanını yerine getirmektir.
Selâm, Sevgili Peygamberimizin (sas), “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Size, yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir iş göstereyim mi? Aranızda selâmı yayın.” (Müslim, Îmân, 93) tavsiyesi gereğince müminlerin arasında sevgi ve muhabbete dayalı bir gönül bağı oluşturmaktır.
Selâm, Allah Teâlâ’nın, “Evlere girdiğiniz zaman birbirinize, Allah katından mübarek ve hoş bir esenlik dileği olarak, selâm verin.” (Nûr, 24/61) emri uyarınca, müminlerin evlerine duayla girerek ailelerini ve evlerini bereketlendirmelerinin güzel bir vesilesidir. Selâm, sadakadır. Öte dünyaya göçmüş kardeşlerimize de rahmet dilemektir.
İdrak etme şerefine nail olduğumuz mübarek Ramazan ayını vesile kılarak kalplerimizdeki kin, nefret, haset gibi tüm çatışma ve kavga figürlerini kökten silerek, selam ve barış dilini kullanmaya, selam ve selamlaşmayı yaymaya gayret edelim. Aramızdaki küskünlük ve dargınlık, samimiyetsizlik ve güvensizlik, huzursuzluk ve emniyetsizlik zincirlerini kırarak, esenlik ve barışa, huzur ve mutluluğa, samimiyet ve güven ortamına dahası Rabbimizin rızasına koşalım. Bizler Ramazanı değil, Ramazan bizleri değiştirsin.
Ramazan-ı Şerifin sıcaklığı kalbimizi ısıtsın, kötülükleri yaksın kavursun, hayrı ve güzelliği yeşertsin, imanımızı cilalasın, parlatsın. Rabbimiz bu mübarek ayda yapacağımız ibadetlerimizi kabul buyursun.
Bu vesileyle Ramazan ayının Geredemiz ve tüm inananlar için esenliğe, sevgi ve barışa, kalıcı mutluluğa vesile olmasını yüce Allah’tan niyaz ediyor, tüm müminlerin Ramazan ayını tebrik ediyorum.”
Gerede Müftüsü Hasan İzmirli, Ramazan-ı Şerif ayına ve bu ayda düzenlenecek organizasyonlara ilişkin gazetemize bir açıklama yaptı.
İzmirli, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “mübarek üç ayların sonuncusu, her yıl gelişiyle nice manevî güzelliklerin yaşandığı rahmet, mağfiret ve arınma mevsimi Ramazan-ı Şerif’i idrak etmiş bulunuyoruz. İlçe Müftülüğümüz tarafından halkımızın Ramazan ayını en iyi şekilde değerlendirebilmesi için gerekli her türlü tedbir alınmış, camilerimizde İmam Hatip ve Müezzin Kayyımlarımız ve hafızlarımız tarafından erkeklere, kadrolu, sözleşmeli ve fahri bayan Kur’an Kursu öğreticileri tarafından bayanlara mukabele programları, vaaz irşâd programları tertiplenmiştir. Her yıl olduğu gibi bu yılda görevlilerimiz tarafından Yıldırım Beyazıt Camiinde hatimle teravih namazı kıldırılacaktır. Her Ramazan ayında kaybolmaya yüz tutmuş olan bir değerimizi toplum gündemine taşımayı ve bu konuda yüksek bir bilinç oluşturmayı hedefleyen Başkanlığımız, 2012 yılı Ramazan ayının teması olarak “İnsan İlişkilerinin En Önemli Unsuru, Medenî İletişimin Sembolü: Selâm ve Selâmlaşma”yı seçmiştir.
Bilindiği gibi İslam Medeniyeti, iyi ve güzel ilişkiler ağı üzerine bina edilmiş ve bu ağ, bizzat Sevgili Peygamberimiz (sas) tarafından bizzat uygulamaya konulmuş, en ince detayına kadar yaşayarak bizlere örnek olmuştur. Dinimizde insan ilişkileri bazı yüksek fazilet ve erdemler üzerine kurulmuştur.
Hak, hukuk, adalet, doğruluk, eşitlik, merhamet, şefkat, sevgi, saygı, dostluk, kardeşlik, yardımlaşma ve dayanışma bunlardan ilk akla gelenlerdir. İşte bu erdemlere ulaşabilmek için en güzel yollarından biri, selâm ve barış dilini insani ilişkilerde egemen kılmaktır. Sosyal ilişkileri barış üzerine kurabilmenin, huzur ve güveni gerçekleştirebilmenin, dostluk ve kardeşliği tesis etmenin yolu olan Selam, Müslüman kimliğimizi inşa eden temel şiarımız ve sembolümüzdür. Her şeyden önemlisi kardeşlik hukukunun bir gereğidir. Maalesef bu yüksek değer son zamanlarda önem ve değerini yitirmeye başladı. Toplum hayatından fert ve aileye, kitle iletişim araçlarından sanal ortamlara kadar pek çok alanda selam ve barış dili yerine çatışma ve kavga dili kullanır olduk. Tanışma ve birleşmenin en güzel yolu olan selam ve barış dilinden gün geçtikçe uzaklaşmaya, esenliğe sırt çevirmeye başladık. Diğer taraftan dünyevileşme ve bireyselliği giderek ön plana çıkarmaya başladık. Beldemizde, mahallemizde, cadde ve sokaklarımızdaki aile sıcaklığını aratmayan o dostane ilişkilerimiz kaybolmaya yüz tuttu. Birbirimize yabancılaşmaya, samimiyet ve güvenden uzaklaşmaya başladık.
Oysa selâm; barış, esenlik, güven, emniyet, huzur ve mutluluk temelleri üzerine bina edilen İslâm’ın rahmet yüklü evrensel mesajlarıyla hayat bulmaktır. Nihayetinde barış ve esenlik yurdu olan “dâru’s-selâm”a, cennet ve cemâlullaha ulaşmaktır. Bu da ancak bu dünyayı selâm ve selâmet yurduna dönüştürmek için çaba harcamakla mümkündür.
Selâm, kardeşine dost olduğunun, kendisinden ona asla bir zarar gelmeyeceğinin, elinden ve dilinden herkesin güvende olduğunun sözlü teminatıdır. Ancak salt bir söz değil, kardeşinin hâlini sormanın, problemini çözmenin, yarasına merhem olmanın; dolayısıyla insana verilen değerin adıdır.
Selâm, Yüce Rabbimizin, “Bir mümin tarafından bir selâmla selâmlandığınız zaman siz ondan daha güzel bir karşılık verin veya aynı ile mukabele edin.” (Nisâ, 4/86) fermanını yerine getirmektir.
Selâm, Sevgili Peygamberimizin (sas), “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Size, yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir iş göstereyim mi? Aranızda selâmı yayın.” (Müslim, Îmân, 93) tavsiyesi gereğince müminlerin arasında sevgi ve muhabbete dayalı bir gönül bağı oluşturmaktır.
Selâm, Allah Teâlâ’nın, “Evlere girdiğiniz zaman birbirinize, Allah katından mübarek ve hoş bir esenlik dileği olarak, selâm verin.” (Nûr, 24/61) emri uyarınca, müminlerin evlerine duayla girerek ailelerini ve evlerini bereketlendirmelerinin güzel bir vesilesidir. Selâm, sadakadır. Öte dünyaya göçmüş kardeşlerimize de rahmet dilemektir.
İdrak etme şerefine nail olduğumuz mübarek Ramazan ayını vesile kılarak kalplerimizdeki kin, nefret, haset gibi tüm çatışma ve kavga figürlerini kökten silerek, selam ve barış dilini kullanmaya, selam ve selamlaşmayı yaymaya gayret edelim. Aramızdaki küskünlük ve dargınlık, samimiyetsizlik ve güvensizlik, huzursuzluk ve emniyetsizlik zincirlerini kırarak, esenlik ve barışa, huzur ve mutluluğa, samimiyet ve güven ortamına dahası Rabbimizin rızasına koşalım. Bizler Ramazanı değil, Ramazan bizleri değiştirsin.
Ramazan-ı Şerifin sıcaklığı kalbimizi ısıtsın, kötülükleri yaksın kavursun, hayrı ve güzelliği yeşertsin, imanımızı cilalasın, parlatsın. Rabbimiz bu mübarek ayda yapacağımız ibadetlerimizi kabul buyursun.
Bu vesileyle Ramazan ayının Geredemiz ve tüm inananlar için esenliğe, sevgi ve barışa, kalıcı mutluluğa vesile olmasını yüce Allah’tan niyaz ediyor, tüm müminlerin Ramazan ayını tebrik ediyorum.”
Sayın kiymetli hocam öncelikle yazınız için teşekkür ediyorum.Ramazan ayının hakkımızda hayırlı olmasını diliyorum.Gerede ilçesine yeni bir cehre kazandirdiginiz için size teşekkür ediyorum basarilarinizin devamını diliyorum.Geredeli sizi seviyor ve destekliyor kiymetli hocam.Saygılarımla…