Bolu’nun Zengin Tarihi Dokusu
Bolu, Anadolu topraklarının en eski yerleşim yerlerinden biri olarak, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Hititler’den Roma İmparatorluğu’na, Bizans’tan Osmanlı’ya uzanan geniş bir tarihi yelpazeye sahiptir. Bu köklü tarihin her döneminden izler günümüzde de Bolu’nun her köşesinde hissedilmektedir.
Hititler’den Bitinya Krallığı’na
İlk çağlardan itibaren çeşitli uygarlıkların izini taşıyan Bolu, M.Ö. 1211 yıllarında Hititlerin hakimiyeti altındayken Frigyalılar tarafından ele geçirilmiş ve ardından Lidyalılar ve Persler gibi büyük imparatorlukların egemenliği altına girmiştir. Büyük İskender’in Anadolu’yu fethetmesiyle de bölge, Makedonya Krallığı’nın bir parçası olmuş, İskender’in ölümünden sonra ise bölgeye Yunan kültürünün etkisi altında kalan yerel halklar hakim olmuştur.
Roma ve Bizans Dönemi
Roma İmparatorluğu’nun Anadolu’yu fethetmesiyle birlikte Bolu, Roma topraklarına katıldı ve imparatorluğun 395 yılında ikiye bölünmesiyle Doğu Roma yani Bizans İmparatorluğu’nun bir parçası haline geldi.
Selçuklu ve Osmanlı Döneminde Bolu
1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra Anadolu’ya yayılan Türkler, Bolu’yu Horasanlı Aslahaddin’in önderliğinde fethettiler. Türkmenlerin yerleşimiyle birlikte Bolu ve çevresi hızla Türkleşti. Selçuklu komutanlarının İstanbul sınırına dayanması ve ardından bölgenin Haçlı Seferleri sırasında kısa bir süre için Trabzon Rum İmparatorluğu’nun eline geçmesine rağmen, Bolu’nun Türk karakteri muhafaza edildi.
Osmanlı İmparatorluğu’na Katılımı
Osmanlı Devleti’nin kuruluşu ve genişlemesiyle Bolu, Konuralp tarafından fethedildi ve Orhan Gazi döneminde ise bölge, Osmanlı topraklarına kesin olarak katıldı. Timur’un Ankara Savaşı sonrası bölgenin Candaroğulları’nın hakimiyetine geçmesine rağmen, II. Murad döneminde yeniden Osmanlı hakimiyetine girdi.
Cumhuriyet Dönemi ve Sonrası
Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinden sonra Bolu, Tanzimat reformları sonrasında Kastamonu’ya bağlı bir sancak olarak idare edildi. I. Dünya Savaşı sonrasında herhangi bir işgale uğramamış, ancak ekonomik olarak zarar görmüştür. Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte vilayet statüsü kazanan Bolu, son yıllarda ekonomik ve sosyal anlamda yeniden gelişme göstermeye başlamıştır.
Bolu’nun bu zengin ve çeşitli tarihi, şehrin kültürel ve sosyal yapısını da derinden etkilemiştir. Geçmişten gelen bu miras, şehrin mimarisinden, insanlarının yaşam tarzına kadar her alanda kendini göstermektedir. Bolu, tarih boyunca üzerinde yaşamış uygarlıkların izlerini taşıyan, zengin bir kültürel mozaik sunmaktadır. (Haber Merkezi)