Bolu ile Eskişehir arasındaki zengin kalsedon yatakları, tarih boyunca büyük değer taşımaktadır. Bu taşın estetik ve sağlık faydaları, bölgenin tarihsel mirasıyla birleşiyor. Kalsedon taşı, mavi tonlarıyla dikkat çeker ve sağlık alanında önemli rol oynamaktadır.
Geçmişi Binlerce Yıla Dayanıyor
Bolu ile Eskişehir arasındaki sınırda yer alan zengin kalsedon yatakları, binlerce yıl öncesine dayanan bir geçmişe sahiptir. Bu bölge, Türkiye’nin iç kesimlerinde doğal bir hazine olarak kabul edilen değerli kalsedon taşını barındırmaktadır. Eskişehir, kalsedon taşı ile ünlü bir bölge olarak, hem estetik hem de sağlık açısından sunduğu faydalarla dikkat çekiyor.
Kalsedon Taşı Nedir?
Kalsedon taşı, özellikle mavi tonlarıyla tanınır ve tarih boyunca büyük medeniyetlerin ilgisini çekmiştir. Hitit ve Urartu gibi eski medeniyetlerden Roma İmparatorluğu’na kadar pek çok dönemde bu taş, büyük bir değerle kullanılmıştır. Özellikle Roma döneminde, Bolu ve Eskişehir sınırlarından elde edilen kalsedon, geniş çaplı ihracata tabi tutulmuş ve Kadıköy limanından Chalkedon adlı Antik Yunan kasabasının adıyla taşınmıştır. Bu taş, Roma İmparatorluğu için oldukça değerli bir malzeme olmuştur.
Nerelerde Bulunur?
Bugün de Bolu ve Eskişehir sınırındaki kalsedon yatakları zenginliğini korumaktadır. Sarıcakaya ilçesi, mavi kalsedon taşının yanı sıra farklı kalsedon türlerinin aktif bir şekilde çıkarıldığı önemli bir bölgedir. Ayrıca, Eskişehir’in Mayıslar köyü civarında çıkarılan kalsedonlar, bölgedeki işçiler tarafından toplanır ve kalitelerine göre ayrılarak Uzak Doğu’ya ihraç edilir.
Ayrıca Şifa Kaynağı
Kalsedon taşı sadece estetik bir değer taşımaz, aynı zamanda sağlık üzerinde de önemli faydalar sağlar. Tansiyonu düzenlemesi ve uyku problemlerine karşı etkili olması gibi özellikleriyle dikkat çeker. Farklı türleri, farklı sağlık faydaları sunduğundan, her biri farklı amaçlarla tercih edilmektedir. Bu taş, tarih boyunca sadece süs taşı olarak değil, aynı zamanda şifa kaynağı olarak da kullanılmıştır.
Mavi Altın ve Süs Taşı
Eskişehir, kalsedon yatakları ile Türkiye’nin doğal zenginlikleri bakımından önemli bir bölgedir. Bu taşın çıkarılması, Hititler ve Urartular gibi eski medeniyetlerden günümüze kadar devam etmiştir. Roma döneminde, kalsedon taşının Kadıköy’den ihraç edilmesi, bu taşın önemini bir kez daha vurgulamaktadır. Kalsedon, Eskişehir’de “mavi altın” ve “süs taşı” olarak bilinir. Sakarya Nehri’nin oluşturduğu Sakarya Vadisi ve çevresinde birçok değerli taş, kalsedonla birlikte çıkarılmaktadır. Bunlar arasında süt opal, dentiritli opal, krisopras, japer, yeşil opal ve agat gibi taşlar da yer alır.
En Çok Buralarda Bulunur
Mayıslar Dağı, Eskişehir’deki kalsedon yataklarının en bilinen kaynağıdır. Burada yapılan kazılarda çıkan kalsedon taşları, işçiler tarafından kaliteye göre ayrılır ve Uzak Doğu’ya gönderilmek üzere işlenir. Kalsedon, huzur verici mavi tonları ile tanınmakla birlikte, tansiyon düzenleyici etkisi ile de ün kazanmıştır. Eski kültürlerde, kalsedonun ruhsal ve fiziksel sağlığı olumlu yönde etkilediğine inanılırdı ve özellikle uyku sorunlarına karşı tedavi edici özellikleri olduğuna dair inançlar bulunmaktadır.
İşte Fiyatı
Kalsedon taşının fiyatı ise oldukça makul bir seviyededir. Günümüzde 100 gram kalsedonun fiyatı 29 TL civarındadır. Bu fiyat, taşın hem estetik hem de şifalı özellikleri göz önünde bulundurulduğunda oldukça uygun bir değer olarak değerlendirilir.
Bolu ve Eskişehir, kalsedon yatakları ile hem tarihî hem de ekonomik açıdan önemli bir yere sahiptir. Bu değerli taş, bölgedeki zengin doğal kaynakların başında gelmekte ve günümüzde de popülerliğini sürdürmektedir.
(Haber Merkezi)