Türkiye’nin bilim ve teknoloji kurumu TÜBİTAK, deprem konusunda tüm paydaşları Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen program ile bir araya getirdi.
TÜBİTAK’ın paydaş kuruluşlarla ortaklaşa yürüttüğü deprem araştırmaları, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın katıldığı törenle kamuoyuna açıklandı. Törende Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, AFAD Başkanı Vali Okay Memiş, MTA Genel Müdürü Vedat Yanık, TBB Başkanı Yücel Yılmaz ve üniversite rektörleri ile araştırmacılar yer aldı.
Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ndeki törende konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaralarının sarılması, şehirlerin eski günlerine dönmesi için gayret ettiklerini belirterek, “Deprem ülkemizin bir gerçeği, depremi engellememiz mümkün olmasa da bilimi önceleyen yaklaşımlarla yarattığı yıkımı en aza indirebiliriz.” dedi.
Projeyle, bilim insanlarının Türkiye’deki diri fayların paleosismolojik özelliklerini inceleyeceklerine dikkati çeken Kacır, şu bilgileri verdi:
“Diri fayların bulundukları bölgelerde, yerleşim alanlarını etkileyebilecek deprem senaryolarını bilim insanlarımız ile ortaya koyacağız. Diri fayların geometrilerini, depremlerin tekrarlanma periyotlarını, son yüzey kırılması tarihlerini ve kayma hızlarını ve her bir depremdeki ortalama kayma miktarını bilim insanlarımız belirleyecek. Bu veriler, farklı senaryolara bağlı oluşabilecek tahmini en büyük deprem büyüklüğünü saptamada kritik önemde. 128 fay segmentinin analizini 2 yıl içinde tamamlamayı öngörüyoruz. TÜBİTAK MAM koordinasyonunda gerçekleştirilecek projede, AFAD ve MTA ihtiyaç makamı kurumlar, Türkiye Belediyeler Birliği ise proje sonuçlarının yerel yönetimlerce uygulanmasını teşvik edecek kuruluş olarak yer alıyor. 19 iş paketinden oluşacak projeye, 14’ü proje yürütücüsü olmak üzere 22 üniversitemiz de katkı sunacak. 115 milyon lira büyüklüğündeki projenin ana finansmanı TÜBİTAK tarafından sağlanacak.”
Diri faylar veya fay segmentleri üzerinde paleosismoloji temelli çalışmalar yürütülecek
Önceliği belirlenmiş diri faylar veya fay segmentleri üzerinde paleosismoloji temelli çalışmalar yürütülecek, diri fayların geometrileri ortaya konulacak proje ile tekrarlanma periyotlarının belirlenmesi, son yüzey kırılmasının tarihlendirilmesi, kayma hızı verisinin elde edilmesi, her bir depremdeki ortalama kayma miktarının belirlenmesi, oluşabilecek tahmini en büyük deprem büyüklüğünün belirlenmesi, çok segmentli kırılma senaryolarına bağlı olarak oluşabilecek tahmini en büyük deprem büyüklüğünün belirlenmesi hedefleniyor.
Türkiye Deprem Tehlike Haritası güncellenecek
Proje sonucunda elde edilecek çıktılar ile nüfus yoğunluğuna sahip bölgelerde, olası yıkıcı depremlere karşı yerleşim alanlarının uğrayacağı deprem zararları en aza indirilecek. Kurumların veri tabanlarının geliştirilmesine katkı sağlayacak bu çalışma AFAD tarafından oluşturulan Türkiye Deprem Tehlike Haritasının güncellenmesinde kullanılabilecek önemli bir veri kaynağı olacak.
Proje sonunda elde edilecek bilimsel ve teknik veriler ülkemizde yatırım projelerinin ve yerleşim alanlarının planlanmasında organize sanayi bölgelerinin yer seçiminde, ulaşım ve enerji nakil hatları gibi alt yapı projelerinde ilgili kurumlara önemli bir rehber olacak.
Deprem konusunda birinci derecede riskli iller
Aralarında Bolu’nun da bulunduğu en riskli iller şu şekilde: İzmir, Balıkesir, Manisa, Muğla, Aydın, Denizli, Isparta, Uşak, Bursa, Bilecik Yalova, Sakarya, Düzce, Kocaeli, Kırşehir, Bolu, Karabük, Hatay, Bartın, Çankırı, Tokat, Amasya, Çanakkale, Erzincan, Tunceli, Bingöl ve Muş, Hakkari, Osmaniye, Kırıkkale ve Siirt.
(Haber: Hüseyin Calp)