İlçemiz Gerede’de “İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt” konulu panel yapıldı.
Yeni Mesaj Gazetesi’nin organize ettiği, Bolu ve ilçelerinde Mudurnu, Göynük, Seben, Kıbrıscık, Mengen, Yeniçağa, Dörtdivan’da düzenlenen “İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt” konulu paneller serisinin bir ayağı da bu cumartesi günü Gerede Kardelen Kıraathanesi’nde gerçekleşti.
Panele, Yeni Mesaj Gazetesi Yazarlarından Zeki Garaçoğlu, Mustafa Yağcı, Suat H. Sapmaz, İsmail İnceayan konuşmacı olarak katıldı.
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından, Yeni Mesaj Gazetesi Bolu İl Temsilciliği adına açılış konuşmasını Mesut Dikici yaptı. Ardından Arş. Yazar İsmail İnceayan, birliğimiz ve beraberliğimiz için Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt konulu sunumunu yaparak Ehl-i Beyt’i ayetler hadisler ışığında anlattı.
İnceayan, Hz Peygamberin ile birlikte Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’den müteşekkil olduğunu ve Ehl-i Beyt’in Ahzap Suresi 33. ayetiyle tertemiz kıldığını dile getirdi. Her kim Ehl-i Beyt’in fertlerine söz söylerse ve onlara iftira atmaya kalkışırsa onların, bu ayetin hükmünü inkâr etmiş sayılacağını söyledi.
İnceayan, “Kur’an’da Ehl-i Beyt hakkında onlarca ayet olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Kur’an’da geçen ve Tathir ayeti olarak bilinen “Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden her çeşit pisliği, suçu gidermek ve sizi tertemiz bir hale getirmek diler” (Ahzab, 33), Mevetted ayeti olarak bilinen, “De ki sizden, tebliğime karşılık bir ücret istemiyorum, istediğim ancak Ehl-i Beyt’imi sevmenizdir”(Şura, 23) ve Mübahale ayeti olarak bilinen, “Artık sana gelen bunca ilimden sonra, onun hakkında seninle çekişip-tartışmalara girişirlerse deki: Gelin, oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendimizi ve kendinizi çağıralım; sonra karşılıklı lanetleşelim de Allah’ın lanetini yalancıların üzerine kılalım” (Al-i İmran-61) ayeti ve daha onlarca ayette Yüce Allah Hz. Peygamberi ve Ehl-i Beyt’ini inananların ve inkârcıların önüne Kendisi ile insanlar arasında bir nişane ve ölçü olarak koymuştur” dedi. İslam kılıfı ile Müslüman toplumların içine virüs gibi giren akımların, panzehirinin Ehl-i Beyt olduğu, kaynaklarıyla ortaya kondu.’’ İnceayan, Milletimiz üzerindeki yapılan oyunlara hitaben, “Ne dediler biliyor musun? Aleviler mi, kestiği yenmez, Bektaşi mi, sakın ha eve sokma. Niye bunu söylediler biliyor musun? Öyle oyun oynadılar öyle oyun oynadılar ki, kendileri Amerika’nın Avrupa’nın papazın hahamın safında durmak için daha büyük bir oyun oynadılar” dedi.
Hazreti Ali’yi sevmenin Kur’an’ın emri olduğunu da söyleyen İnceayan, “Sen sevmiyorsan nasipsizsin zaten, sen nasıl Hz Ali’yi sevenlerin katline fetva veriyorsun? Kur’an’ın emrettiğini yapan bir adam olduğunu söylüyorsun, Amerika’yla kol kola İsrail’le kol kola Avrupa’yla kol kola karşıda fetva veriyorsun’’ diye konuştu.
Prof. Dr.Haydar Baş, Milletimizi Gerçek Atatürk’le Tanıştırıyor.
İnceayan konuşmasının devamında, Seyitlerin kayıtlarını tutan ve sadece seyyitlerle ilgilinen Osmanlı kurumu Nakibül Eşraf kayıtlarıyla Atatürk’ün hem annesinden ve hem babasından Seyyit olduğunu, Soyunun Ehl-i Beyte dayandığını belgeleriyle Geredelilere İcmal Dergisinden ve slaytlarla birlikte, anlattı.
İnceayan, “Yedi yaşında Kur’an-ı Kerim’i hatmeden, sekiz yaşında ezberleyen, dindar, en az 40 yerde Camide Cuma hutbesi vermiş, ömrünü haçlılarla savaşarak geçiren bir Osmanlı Paşası’nın dinsiz, annesinin de ahlaksız olması asla kabul edilemez. Bu Müslüman-Türk tarihine yapılan en büyük ihanettir” dedi. İnceayan, Geredelilere Atatürk’ün annesinin ne kadar mübarek bir şahsiyet olduğunu günümüzde hayatta olan ‘’Molla Zübeydenin evinden zikir seslerini, kuran seslerini duyardık’ Diyen Selanik’teki komşularının anlattıklarından örnekler verdi.
Fitneleri Kardeşlikle bozacağız
Osmanlı’nın son dönemlerinde ve Cumhuriyetin ilk yıllarında isyan çıkartanların Nakşi ekolden etkilenmesi ve beslenmesinin manidar olduğuna değinen İnceayan, ’’Musul ve Kerkük bu şeyhlerin ayaklanmaları neticesinde elimizden çıkmıştır. Bu ekolün en büyük düşmanı Ehl-i Beyt ve onun yolundan gidenlerdir. Yakın tarihimizde Gazi Mustafa Kemal ve onun anne ve babası hakkında olmadık iftiralar atanlar yine bu ekolün taraftar ve şeyhleridir. Oysa Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün soyunun Hz. Peygamber efendimize kadar ulaştığı Devlet Arşivlerinden çıkartılan tarihi belgeler ile ortaya konulmuştur” diye konuştu.
Arş. Yazar Mustafa Yağcı ise kapitalist modelin sosyal hayata insan hayatına yansımalarını anlattı. Yağcı, sunumunun ayrıntılarına girerek Kapitalizmim kalesi Amerika’nın Dolarla nasıl dünyayı sömürdüğünü dikkat çekici bir örnekle anlattı.
Yağcı, “Ey iman edenler Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin, onlar birbirinin dostudur, kim onları dost edinirse onlardan olur” (Maide-51) ayeti ile sonlandırdı.
