Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Atilla Yılmaz, başlattıkları mikro bölgeleme çalışmalarının Bolu için ne kadar hayati bir önem taşıdığına dair açıklamalarda bulunarak, Gerede Belediyesinin bu konuda büyük bir başarı gösterdiğini belirtti.
Gerede Belediyesinin büyük bir başarı gösterdiğini belirten Yılmaz; “İlimizde bu çalışmanın örneği, Gerede’de var. Mikro bölgeleme etüt çalışmasını bitireli çok oldu. Sonra Gerede kent merkezinden geçen doğudan batıya doğru fay aksını belirlediler ve o bölgeyi imara kapattılar. Riskli bölge ilan ettiler ve fay üzerinde olan bütün binaları yıkıyorlar. Bizde aynı çalışmayı Bolu için yapmak istiyoruz” cümlelerini kullandı.
Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Atilla Yılmaz, Bolu Belediyesiyle birlikte başlattıkları mikro bölgeleme çalışmalarının Bolu için ne kadar hayati bir önem taşıdığına dair açıklamalarda bulundu.
Oda temsilcisi olduğu günden itibaren mikro bölgeleme çalışmasının önemini sürekli dile getirdiğini hatırlatan Atilla Yılmaz, Kahramanmaraş depreminin ardından hassasiyet oluştuğunu ve Bolu Belediyesinin bu çalışmayı başlattığını dile getirdi.
Mikro bölgeleme çalışmasının yaklaşık 1 yıl sürebileceğini belirten Yılmaz; “Geçenlerde Belediye Başkanımız Tanju Bey’in söylediği gibi mikro bölgeleme etüt çalışması yapacağız. Ben bunu Oda Temsilcisi olduğumdan beri sürekli Belediyeye söylüyorum. Bu çalışma yapılmamıştı ama tabi depremden sonra daha da hassasiyet oluştu. Belediye mikro bölgeleri etüt çalışması yapmaya karar verdi. Süreci başlattılar, daha ama çok daha başındayız. Bu çalışmalar yapıldıktan sonra bu fay nereden geçiyor? Ne büyüklükte deprem yapabilir? Hangi ivmelerde bize zarar verebilir? Bunları öğreneceğiz. Bu yapılırken amaç sadece fay bulmak değil, zemin sıvılaşması olan bölge var mı? Onlarda belirlenecek. Mikro bölgelemede 200’e 200 veya 300’e 300 karelajlar şeklinde çalışmalar yapılacak. Çalışmaların ardından Bolu’daki Mühendisler o verilerle binaları projelendirecekler. Biz her yere aynı deprem yönetmeliği projeleri hazırlıyoruz. AFAD’dan aldığımız verilerle zemin etüt raporlarını hazırlıyoruz. O verilerle de statik projeler şekilleniyor. Bu mikro bölgeleme çalışmaları biterse Bolu’yu depreme karşı korumuş oluruz” dedi.
İki fay hattı tam olarak ortaya çıkacak
Bolu’daki fay hatları hakkında da bilgi veren Yılmaz; “Fay açısından Bolu’nun güneyinden geçen Karacasu istikametinden devam edip Yeniçağa doğru giden bir fay hattı var. Ama bu fay hattının yakın gelecekte deprem üretmeyeceği düşünülüyor. 1944, 1957, 1967 depremlerinde bu fay hattı kırılmış ama diğer fay hattı 12 Kasım 1999 Kaynaşlı merkezli depremde Düzce’deki fay Bolu Dağı tünelin olduğu yere kadar kırılıyor. Oradan Elmalık’tan kent merkezine giren ve Bürnük Köyüne kadar uzandığı düşünülen, Çaydurt’un ilerisine kadar uzanan bir fay hattı var. Bu fay hattının biz tam olarak nereden geçtiğini bilmiyoruz. Çünkü yakın geçmişte bir deprem üretmemiş. Çok daha eskiden deprem oluşturmuş. Bununla ilgili fay çalışmaları yapılmadı, yapılmadığı için bu fayın tam nereden geçtiğini bilmiyoruz. Ancak kent merkezinden geçtiğini söyleyen yer bilimci hocalarımız var. %100 net şuradan geçti diyemiyoruz ama şunu biliyoruz kuzeyden güney Bolu’yu keserek gidiyor. Kollar halinde de gidebilir, tek hat halinde de gidebilir, bunu bilmiyoruz. bunu öğrenmek için çalışma yapmamız gerekiyor. Mikro Bölgeleme çalışmasında bu da ortaya çıkmış olacak” ifadelerine yer verdi.
Kuzeyde ki zemin daha sağlam
Mikro bölgeleme çalışması süreciyle ilgili açıklama yapan Atilla Yılmaz; “Mikro bölgeleme çalışmasını, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğü var, onlar bu raporu şu şekilde çalışacaksınız der. Belediye ihaleye çıkar. Üniversite bağlantılı tecrübeli firmalardan teklif alır. Onlar bu çalışmayı Bakanlıkta birlikte yürütür. Rapor, Çevre ve Şehircilik Bakanlığında onaylanır. Çalışmaların sonrasında şehrin imar planı buna göre planlanır. Süreç bu şekilde işler. Biz Belediye ile görüşmelerimiz sonucunda kuzey ve güney bölgelerini de çalışmaya katacağız. Çünkü iki fayı ayrı çalışmamız gerekiyor. Mikro bölgeleme çalışması bitmeden Bolu’yu kuzeye taşımak yanlış olur ama zemin özelliği açısından Bolu’nun kuzeyi daha sağlam. Güney kesim Bolu ovası dediğimiz bölgede ıslak zemin ağırlıkta olduğunu biliyoruz” dedi.