Geçmiş Zaman Olur Ki
İçimizden Biri
1980’li yıllarda bazen yanına uğradığımda, çalışma tezgahı yanında sıraladığı, bana verip okumamı istediği “Anadolu Evliyaları, Dini ve Milli Hikayeler” gibi bir çok kitabı gösterir ve “Benim yolumu bu kitaplar çizdi, bu kitaplar sayesinde kendimi buldum” diye başlar, kitaplardan edindiği bilgileri anlatırdı. Aynı yerde çalışan ve kooperatifin muhasebesini tutan Rahmetli Yunus Çonkar amca ve İsmail Elik amca da onu tasdiklerdi. Bu durum bana çok garip gelmezdi, çünkü aynı kuşaktan olan rahmetli babam da aynı şekilde bir kitap kurdu idi. Geçim sıkıntısı içinde yaşayan onları düşünüp, şimdiki okuma özürlü gençlikle kıyasladığımızda toplumun neden bu kadar ufuksuz hale geldiğini anlamak zor olmasa gerek.
“Hata bizdedir elbet şükrü dahi unuttuk,
Bozuldu moralimiz, bir acaib yol tuttuk,
Uyamadık zamana ne ilim ne ibadet,
Boşlukta yuvarlanan bir cisimiz nihayet.”
Yine bir defterinin girişinde insana şöyle seslenir.
“İnsan alim olmak için şu altı şeyi yapmamalıdır;
1- Şuna buna inanmak,
2- Lüzumsuz söz söylemek,
3- Sepsiz yere hiddetlenmek,
4- Ehil olmayanlara ihsanda bulunmak,
5- Herkese sırrını açmak,
6- Dost ile Düşmanı ayırt etmemek
Aradan yıllar geçmiştir, artık o da yaşlılar sınıfındadır. Bir ara ayakkabıcı hastalığı da denilen akciğer rahatsızlığına yakalanır ama hastalığını kendi ifadesi ile yediği tereyağı, bal, süt gibi besinlerle atlatmıştır.
Uzun ağızlığı ile içtiği sigarasından vazgeçtiği, sanatının yaklaşık son beş yılını, evinde dostlarına top dikip hediye etmekle geçirir. Çünkü artık birçok akranı ölmüş, arasta viranedir. Bir iki eski usta dışında ayakkabı mest ve top imalatçısı kalmamıştır. Hacı İpek arastasının neşesi son bulmuştur, ama o rahatsızlıkla geçen ömrünün son yıllarında dahi şiirlerini yazmaya devam etmektedir.
“Aşık İhsan derki şükür Mevla’ya,
Girmek diler gönül, Cenneti alaya,
Dünyada düştümse türlü belaya,
Yakmasın ebede beni nar beni beni.”
Yakalandığı amansız hastalıktan kurtulamayarak 2006 Nisan’ında hayata gözlerini yummadan önce dostlarına vedasını helallik dileği ile yapar.
“Acı tatlı günler geçirdik,
Tazeli bayatlı çaylar içirdik,
Ayrılık gözüktü kedere girdik,
Hakkınızı helal edin dostlarım.”
Allah ona ve tüm ölmüşlerimize rahmet eylesin, yaşayanları sağlıkla yaşatsın.
Mekan ve şahıslar 2007 yılına göredir.
Aşık İhsan Bütün ağabeyin hayat hikayesi vesilesi ile, yaşadığı zaman ve ortamı da tekrar yazma fırsatını bulduğum bu satırlarda, bu çalışmayı yapmamı sağlayan kızı Meral ve aile fertlerine teşekkürlerimle.
İçimizden Biri bundan sonra …….Hoca ile devam edecek.