Cumhuriyet Halk Partisi Bolu Milletvekili Tanju Özcan, açılış ve ziyaret kapsamında Gerede’ye geldi. Ziyarette konuşma yapan Milletvekili Tanju Özcan, vatandaşların sorularını cevapladı. Ziyarette basına yaptığı açıklamada torba yasayı değerlendiren Cumhuriyet Halk Partisi Bolu Milletvekili Tanju Özcan, 150 maddelik yasanın 8 maddesini anayasa mahkemesine götüreceklerini kaydetti.
Cumhuriyet Halk Partisi Bolu Milletvekili Tanju Özcan, Taşeron işçinin cebine gitmesi gereken paranın bir kısmını kar olarak müteahhide verilmesinin de yanlış bir uygulama olduğunu söyledi.
“8 maddeyi de anayasa mahkemesine götüreceğiz”
Cumhuriyet Halk Partisi Bolu Milletvekili Tanju Özcan, 12 Eylül 2014 Cuma günü çıkan Torba yasanın yeterli olmayacağını belirterek, “Yasada evet dediğimiz maddeler var. Bir de kesinlikle kabul edemeyeceğimiz maddeler araya sıkıştırıldı. Tabi ona da hayır dedik. 8 maddeyi de anayasa mahkemesine götüreceğiz. Yaklaşık 150 maddelik bir tasarıydı. Bizim tabi Anayasa Mahkemesine götüreceğimiz maddeler taşeron işçilerle ve SGK, Bağkur, vergi dairesinin prim borçlarının taksitlendirilmesine ilişkin hükümler değil. Bizim itirazımız, eskiden bir memur görevden alınınca mahkeme iadesine karar verirse bu karar bir ay içerisinde uygulanıyordu. Şimdi bir yıl içerisinde uygulanır diyor. Bunlar sıkıntı yaratabilecek uygulamalar” dedi.
“Torba yasada maden işçilerimizi ilgilendiren önemli maddelere tartışmasız evet dedik”
Kabul ettikleri maddelerin taşeron işçilerle ilgili olduğuna değinen Özcan, “Yetmez ama evet dediğimiz maddelere ilişkin biz kamuda çalışan tüm taşeron işçilerin kadroya alınmasını istemiştik. Bunlardan sadece yaklaşık 22 bin işçiyi kapsayacak düzenleme geldi. 700 bin civarında kamuda çalışan işçi var. Bunların kadrolu olmasında büyük fayda görüyoruz dedik. Bu kabul edilmedi ama biz 22 bin insanın ilgilendiren bu düzenlemeye evet dedik. Maden işçilerimizi ilgilendiren önemli maddeler var. Bunlara hiç tartışmasız evet dedik. Sadece geliştirilmesine yönelik bazı teklif ve önerilerimiz oldu. Torba yasanın ikiye ayrılıp sıkıntılı maddeleri ayrı bir torba haline getirip diğer çalışma hayatına ilişkin işçilerimizle ilgili düzenlemeleri ayrıca getirebilme imkanının olduğu takdirde torba yasa görüşmelerinin iki ay değil, bir günde bitebileceğini kaydetti.
Kamuya ait olan bazı cezaların terkin edilmesi, yapılandırılması ve taksitlendirilmesinin bir ihtiyaç olduğunu söyleyen Özcan, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri bunları beli aralıkta periyotlarda gerçekleştirmişlerdi. Bugünde bir birikme vardı. Bu gerçekleşmiş oldu” dedi.
“Ekim ayında bir torba yasa çalışması bekliyoruz”
Ekim ayında bir torba yasa çalışması beklediklerini anlatan Özcan, “Tahminen ceza yasalarında bir değişiklik yapılmasına ilişkin Ekim ayında bir torba yasa daha gelecek. Birçok vatandaşımız bize soruyor. Ceza evinde olan cezasını çekmekte olan vatandaşlarımız bizlerinle ilgili bir şeyler var mı diye. Onlarla ilgili hiçbir düzenleme yoktu. Onlarla ilgili önümüzdeki süreçte gelebilir” diye konuştu.
Çalışma hayatını düzenleyen yasaların yeniden ele alınması gerektiğini vurgulayan CHP Milletvekili Özcan, “Bu torba yasa da maden işçileri ile ilgili düzenleme vardı ama bu torba yasada Gerede Deri Sanayide çalışan işçilerimizi kapsayan önemli bir düzenleme yoktu. Taşeron işçilerin en büyük kazanımı şu denildi, Sağlık Bakanlığına ait hastaneden çalışıyorsanız taşeron tazminatınızı ödemiyorsa bunu devlet ödeyecek denildi ama buna Yargıtay yıllar önce karar vermişti. Bu zaten yargı kararlarıyla çözülmüştü. Sadece hukuki hale getirildi. Kadroya alınacaklar daha önce Kamu İktisadi Teşekkülü gibi olup kapatılan yerlerdeki işçilerin durumları muallâk haline geldi. Örneğin Tekel gibi çalışan statüsü belli olmayan işçilerle ilgili bir düzenleme oldu. Hastanede, postanede, yurtlarda ve diğer kamu kurumlarında çalışana yok. Asıl kitle bu zaten. Bunlarla ilgili bir düzenleme olmalıydı” şeklinde konuştu. Özcan, taşeron işçi sözleşmelerinin bir yıllığına değil, üç yıllığına yapılacak olmasının önemli bir kazanım olduğunu sözlerine ekledi. Taşeron uygulamasının Dünya’da en kötü ve yanlış uygulandığı yerin Türkiye’de olduğunu dile getiren Özcan, “Bana göre Dünya’da en kötü ve yanlış Türkiye’de uygulanıyor. Neden bir arada olan müteahhide para veriyoruz. İşçiye kamu kurumu yöneticisi alıyor. O çalıştırıyor ama biz o işçinin cebine gitmesi gereken paranın bir kısmını kar olarak müteahhide veriyoruz. Bu çok yanlış bir uygulamadır. Bırak emek veren alın teri döken o müteahhide giden parayı da alsın” diyerek sözlerini tamamladı.
