Gerede Meslek Yüksekokulu tarafından organize edilen “Çanakkale Savaşı’nın Türk Tarihindeki Yeri ve Önemi” başlıklı konferans Prof.Dr. Mustafa Gencer’in anlatımıyla yüksekokulun anfi salonunda gerçekleşti.
AİBÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı olan Gencer, konferansta Çanakkale Savaşı’na ilişkin önemli bilgiler sundu.
Çanakkale zaferinin Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuşu olduğunu belirten Gencer, şehitlerimizin bu ülke için yaptıklarını iyi anlamak gerektiğine ve ülkenin bugünlere nasıl geldiğine vurgu yaptı.
Osmanlı’nın itilaf devletleri arasında yer alamadığını ve bunun başlıca nedeninin İngilizler olduğunu ifade eden Gencer, İngilizlerin Osmanlı Devleti ile yaptıkları görüşmelerde “ister bizim yanımızda ister ittifak devletleri yanında yer alın, topraklarınız parçalanacak” dediklerini ve bunun üzerine Osmanlı’nın ittifak devletleri arasında yerini aldığını söyledi.
Ecdadımız destanlar yarattı
Prof.Dr. Mustafa Gencer, konferansta özetle şu bilgileri verdi: “1914 – 1918 yılları arasında dünyanın başına gelen en büyük felaketlerden biri Birinci Dünya Savaşı’dır. Bu savaşa müttefiklerimizle birlikte Osmanlı Devleti olarak biz de katıldık. Bu savaş içinde kazandığımız Çanakkale Zaferi, düşmanın gücü karşısında Türk’ün yılmaz direncini göstermesi ve yurdunu korumanın kutsal mücadele destanını oluşturması açısından çok önemlidir.
Düşman grubunu oluşturan İtilâf Devletleri ( İngiltere, Fransa, Rusya ) Boğazları ve Marmara kıyılarını ele geçirdikten sonra, İstanbul’u alarak Osmanlı Devleti’ni çökertmek ve savaş dışı bırakarak böylece zor durumda bulunan Rusya’ya yardım etmek düşüncesindeydi.
Daha önce Çanakkale Boğazı önüne gelmiş olan İngiliz ve Fransız savaş gemilerinden oluşan güçlü bir donanma, Türk mevzilerini yoğun bir top ateşine tuttuktan sonra Boğazı geçme girişiminde bulundu. (18 Mart 1915) Ama Türk topçularının olağanüstü yetenekleri ve Nusret mayın gemisinin Boğaz’ı ustaca mayınlaması düşmanlar için felaket oldu. Topçu ateşi ve mayınlar nedeniyle düşman gemilerinin bir bölümü battı, bir bölümü de savaşamayacak derecede ağır yaralar aldı. Bunun üzerine Çanakkale Boğazı’nın denizden geçilemeyeceğini anlayan düşmanlar, Mart 1915’te Gelibolu Yarımadası’na asker çıkararak, burayı işgâl edip böylece Çanakkale Boğazı’nı denetimleri altına almak istediler. Ecdadımız kahramanca direnişle destanlar yarattı. Böylece Gelibolu Yarımadası’nın düşman eline geçmesi önlendi. Düşman donanmasının Çanakkale Boğazı’nı geçip, İstanbul’u alma tehlikesi de ortadan kalkmış oldu.
İngilizler, Çanakkale Boğazı’nı geçme plânlarını uygulayamayacaklarını anlamışlardı.
Bu nedenle Gelibolu Yarımadası’nı boşalttılar. (1916) Çanakkale’de denizde ve karada kazanılan zafer, Rusya’nın etkisiz kalmasına ve bunun sonucu olarak da savaştan çekilmesine yol açmıştır.
Çanakkale Zaferi, Türklerin yurtseverliğini, kahramanlığını direnişini destanlaştıran bir abide olarak tarihe geçmiştir.”