İSTANBUL (AA) – Medicana Sağlık Grubu Çamlıca Hastanesi Check-Up Uzmanı Dr. Hizan Nur Bucak Batı, “Düzenli şekilde sağlık kontrolü ve check-up yaptırmak, birtakım sağlık sorunlarının henüz baş göstermeden önlenmesini sağlıyor. Bunun yanı sıra bazı hastalıklarda da erken tanı konulması, tedavi sürecini kısaltarak başarılı sonuçlar alınmasında etkili oluyor.” ifadelerini kullandı.
Medicana'dan yapılan açıklamaya göre, sadece çocukluk döneminde değil, erişkin yaşlarda da sağlığın takip edilmesi yaşam kalitesi ve erken teşhis anlamında büyük önem taşıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Dr. Hizan Nur Bucak Batı, Dönemsel Sağlık Taraması (Check-Up) ve düzenli sağlık kontrolünün genel olarak kişinin sağlık geçmişi, fiziksel muayene ve görüntüleme ve testleri içerdiğini ifade ederek, “Yapılan ilgili kontroller ile kişiye genel sağlık durumu ile ilgili bilgi vermenin yanı sıra, kronik hastalıklar için olası risk faktörlerini tanımlanabilir, belirti vermeyen bir hastalığı varsa bununla ilgili bir teşhis yapılabilir. İnsanların sağlıklı yaşamaları için genel sağlık durumu tablosuna göre beslenmeden düzenli spor yapmalarına kadar kişiye özel bir yol çizilebilir, son kontrollerinden bu yana sağlık verileri güncellenir ve bir öncelilerle karşılaştırma yapılabilir.” açıklamasında bulundu.
– “Önemsiz olduğu düşünülen bir belirti çok önemli bir hastalığın habercisi olabilir”
Batı, check-up'ın kişilerde gizli kalmış ve ileride hastalığa yol açabilecek problemlerin saptanması ve hastalık ortaya çıkmadan önce gerekli önlemleri alarak kişinin sağlıklı kalmasını sağlayabileceğini belirterek bu nedenle hiçbir şikâyeti olmasa da her insanın belirli periyotlarla doktora başvurarak genel sağlık kontrolünden geçmesi gerektiğini belirtti.
Bu periyotların yaşa ve kişinin genel durumuna göre değişebileceğini hatırlatan Batı, 6 ayda bir yapılacak olan check-up ile meme, rahim ağzı, prostat ve kalın bağırsak kanserlerinin erken dönemde teşhisin mümkün ve çağın hastalıkları olan koroner arter hastalıkları, kanser, hipertansiyon gibi pek çok erken ve doğru tanı, yaşam süresi ve kalitesi açısından son derece önemli olduğunu bildirdi.
Batı, hiçbir belirti vermeden ve hastada hiçbir şikâyete neden olmadan yıllarca sinsice seyreden beyin, kalp, böbrekler gibi hayati organlara da zarar veren hipertansiyon, kolesterol yüksekliği ve diyabet gibi hastalıklarda da erken teşhisin ve düzenli tedavinin önemine dikkati çekerek, “Karaciğer hastalığı, meme, rahim, kalın bağırsak, mesane ve prostat gibi sık görülen bazı kanserlerin de erken teşhisi hayati önem taşımaktadır. Önemsiz olduğunu düşündüğünüz bir belirti bile çok önemli bir hastalığın habercisi olabilir. Unutmamak gerekir ki çok hastalık erken dönemde fark edilirse, uygulanacak tedavinin başarısı da o denli fazla olmaktadır. Bu nedenle yılda bir kez yaptırılacak check-up ile sağlığınızdan emin olmak mümkündür.” değerlendirmesinde bulundu.
– “20 yaşından 40 yaşına kadar en az iki yıllık periyotlarda kontrol yaptırılmalı”
Dr. Hizan Nur Bucak Batı, insanın yaşamı boyunca belirli dönemlerde yaptıracağı sağlık kontrolleri ve bunun yanı sıra düzenli beslenme ve spor ile sağlıklı, kaliteli ve konforlu hayata sahip olabileceğini aktardı.
Kanser, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kalp hastalığı gibi birçok sağlık sorununun fark edilebilir belirtileri ortaya çıkmadan önce tanı konulmasının, kişinin kendisini sağlıklı hissederken de kontrollerini düzenli yaptırması ile mümkün olabildiğini aktaran Batı, şunları kaydetti:
“Herhangi bir kronik sistemik hastalığı olmayan ve ciddi ailevi riskler taşımayan sağlıklı kadınlar ve erkeklerin daha uzun ve sağlıklı yaşamaya yönelik kontrollerini genel yaklaşım ile şöyle gruplanabiliriz: Kadınların 20 yaşından 40 yaşına kadar en az iki yıllık periyotlarda genel doktor muayenesi, temel kan testleri ve idrar analizi, akciğer grafisi, meme kontrolü, jinekolojik kontrol yaptırması, erkeklerin 20 yaşından 40 yaşına kadar en az iki yıllık periyotlarda genel doktor muayenesi, temel kan testleri, idrar analizi ve akciğer grafisi yaptırması öneriliyor.
Yine kadınların 40 yaşından itibaren yılda bir genel doktor muayenesi, temel kan testleri ve idrar analizi, EKG, akciğer grafisi, mamografi, gaitada gizli kan testi, jinekolojik kontrol ve smear testi yaptırması, erkeklerin 40 yaşından itibaren yılda bir genel doktor muayenesi, temel kan testleri ve idrar analizi, EKG, akciğer grafisi, gaitada gizli kan testi, ürolojik kontrol ve PSA testi yaptırması, 50 yaş ve sonrasında ise yukarıdakilere ek olarak hem kadınlar hem de erkeklerin herhangi bir şikayeti bulunmasa da kolonoskopi ve endoskopi yaptırması ve sonuca göre periyodik takibini gerçekleştirmesi gerekiyor. Bunların yanı sıra, sigara kullanan, aile öyküsü bulunan, şeker veya yüksek tansiyon gibi sağlık sorunları olan kişilerin en geç 40 yaş ve sonrasında maksimum iki yıllık periyotlarda Eforlu EKG ve kardiyoloji kontrolü yaptırması tavsiye ediliyor.”
Batı, son dönemde Kovid-19 salgını nedeniyle, bağışıklık sisteminin durumu ve ilişkisi sık sık gündeme getirildiğini, benzer koşullarda görünen kişilerden birinin hastalığı daha ağır geçirirken, diğerinin hafif geçirdiğini ve iyileştiğini hatırlattı. Bu durumun, ancak kişilerin bağışıklık sisteminin gücünün yerinde olup olmaması ile açıklanabileceğini kaydeden Batı, “Bağışıklık sisteminin durumunu yüzde yüz açıklayabilecek parametreler ortaya koymak iddialı bir görüş olacaktır. Ancak, belirtilen parametreler, bağışıklık sistemi ile ilgili temel test parametreleri olarak kabul edilebilir. Bu testlerle, en azından bağışıklık sisteminde yer alan bağışıklık yanıtlarının yerinde olup olmadığı yanında, doku ve organ fonksiyonlarının durumu da ortaya konularak, kişinin enfeksiyonlara ne ölçüde hazır olduğu hakkında temel bir fikir edinebiliriz. Bu nedenle, bağışıklık sisteminin durumunu ortaya koyabilecek test panellerini bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı.
– Dengeli bir hayat tarzı ve sağlıklı beslenme de çok önemli
Dr. Hizan Nur Bucak Batı, belirli yaş dönemlerinde veya mevsim geçişlerinde vücudun direncinin düşebileceğini belirterek düzenli sağlık kontrollerinin yanı sıra beslenmeden, spora, uykudan sosyal yaşama kadar düzenli ve dengeli bir hayat tarzının da sağlık için gerekli olduğuna dikkati çekti.
Sağlıklı ve bilinçli beslenmenin büyük önem taşıdığını vurgulayan Batı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burada rengarenk beslenme gibi bir motto bulunmaktadır. Böylece ihtiyacımız olan protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineralleri de almış oluruz. A ve C vitaminleri antioksidan vitaminlerdir. Antioksidanlar sayesinde vücut direnci artmakta, böylelikle enfeksiyonlara yakalanma riski azalmakta, eğer hastalık oluşmuşsa daha kısa sürede atlatılması sağlanmaktadır. Turunçgillerden elma-nar ve kiviye, brokoliden havuç, lahana ve kerevize, kabaktan pırasa, yeşil ve kırmızı bibere, turptan roka, marul, maydanoz, tere gibi yeşilliklerle rengarenk beslenmek gerekiyor.
Kış aylarında bol bol balık tüketilmesi de çok önemlidir. Balığın kızartma değil fırında ya da buğulama olarak tercih edilmesini tavsiye etmekteyiz. Doğal birer antibiyotik olan soğan ve sarımsağı pişirmek yerine çiğ tüketmek gerekiyor. Gün içerisinde birer avuç fındık, badem, ceviz tüketmeyi ihmal etmemek gerekmektedir. Günde ortalama 6-8 saatlik uyku, günlük yaşam içerisinde yer edinmiş spor alışkanlıkları, alkol ve sigara tüketmemek, sağlıklı bir yaşamın ayrılmaz parçalarıdır.”