Rabbim nasip ederse bir gün bu yerlerden gidersem:
Ardımdan bakıpta güle güle der misin?
Çalkalanan göç dalgaları arasında yitersem:
Sende beni gönlünden siler misin?
Ağaçlar suya hasret,denizler dalgaya :
Rüzgar deli dolu esmeye…… kavgaya:
Şimşekler ışık hüzneleri salarken semaya:
Gök yüzen bakıp ta beni hatırlar mısın?
Yıllarca hayvan peşinde koştuğumuz yerler:
Toprakla haşir-neşir olduğumuz günler:
Bir nebze sevgi yüklemişse gönüller:
Gözden ırak olsak da gönülden anar mısın?
Kalp kırmak çok kolay, yapmaksa çok zormuş
Rabbim her kişiye bir gidecek yol kurmuş:
Yollar çapraşık, şeytan ve nefis yolda durmuş:
Nefsımin elinde oyuncak, olmayacağım der misin?
Uzaktan-yakından sana ziyarete gelenleri:
Misafir olma düşüncesiyle seni hak dostu bilenleri:
Zahiri bir yana bırakıp,batınâ yönelenleri:
Evine buyur edip dost diye ağırlar mısın?
Zenginin yagdanı olup huzura gidenleri:
Kişiler huzurunda,el pençe duranları:
Sahip olduğu dünyalıkla büyklenenleri
Anlasınlar diye arkanı dönüp gider misin?
Dünyevi hazlar için ağlamayı sevmem,ağlatmayı asla
Ardımda bırakmak istemem kimseleri yasta:
Birisi bir gün bir bardak ayran vermişse dosta:
O ayranı unutmayıp karşılığını vermeyi ister misin?
Gönül köprüsünü yıkmak o kaderde kolaymış
Dargınlıklar müslüman için istenilmeyen olaymış
Selam alıp vermek, kalp cilasına kalaymış:
O cilanın karşılığını sezgiye de sunar mısın?
SEYİT ALİ ÇİÇEK
20.05.2015