Türkiye’nin dört coğrafi bölgeye komşu tek ili olan, toprak yapısı ve mikroklima özelliğiyle dikkati çeken Bilecik’in 100’ü aşkın yöresel ürününden 7’si tescillendi, 35 ürünün daha tescilinin sağlanarak ekonomik değerinin artırılması hedefleniyor.
Marmara, Karadeniz, İç Anadolu ve Ege bölgelerinin kesişiminde yer alan, 4 bin 321 kilometrelik yüzölçümüne sahip Bilecik, tarihi ve kültürel değerlerinin yanı sıra tarımsal üretimiyle de ön plana çıkıyor.
2020 yılında “Çukurören biberi”, 2021 yılında Osmaneli ilçesi “ayva lokumu” ve 2022 yılında “karpuz”, 2017 yılında Pazaryeri “helva”sı ve 2020 yılında “şerbetçiotu” ile 2020 yılında Bozüyük “mercimekli mantı”sı ve 2023 yılında “Osmaneli Lefke taşı” coğrafi işaret olarak tescil edilerek koruma altına alındı.
Kentin cennet hurması ve mamulleri, Osmaneli ayvası ve ayvadan elde edilen mamuller, İnhisar narı ve mamulleri, bazı yöresel yemekleri, Kınık Çömlekçiliği, Pazaryeri bozası ve Kızıldamlar balkabağı ile Bilecik mermeri gibi ürünleri için de tescil çalışmaları sürdürülüyor.
Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Ergün, AA muhabirine, ilin her geçen gün yükselen bir değer olduğunu söyledi.
Ergün, 4 bölgeye komşu olmanın avantajları tam anlamıyla kullanıldığında kentteki değişimin önemli noktalara geleceğini ifade etti.
Marmara, Karadeniz, İç Anadolu ve Ege bölgelerinin kesiştiği noktada yer alan Bilecik’in sanayi kenti olduğunu belirten Ergün, “Taşı mermer, toprağı seramik, yaprağı ipek olan diriliş, kuruluş ve kurtuluş kenti Bilecik her anlamda büyüyor. Sanayi bölgelerimizde aralıksız üretim sürüyor. Tarihi ve turizmi zaten biliniyor. Ülkedeki mermer, maden, altın ve bakır üretiminde önemli bir değeriz. Bilecik, yeraltı kaynaklarıyla zengin. Onlarca ürünümüz, bereketli topraklarımız var. Coğrafi işaret alan ürünlerimiz her geçen gün artıyor ve değer buluyor. Büyümeye ve ülke ekonomisine katkı vermeye devam ediyoruz.” dedi.
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi (BŞEÜ) Meslek Yüksekokulu Gıda Teknolojisi Bölümü öğretim görevlisi Mesut Kaplan da uzun yıllardır Bilecik’in ürünlerini incelediklerini, bunların ekonomik değerlerini artırmak için çalışmalar yaptıklarını dile getirdi.
Kaplan, “Marmara, Karadeniz, İç Anadolu ve Ege Bölgelerindeki mikroklima özelliği, sıcak ve ılıman arasındaki geçiş özelliğinin yanı sıra toprak yapısıyla Bilecik ve ilçeleri, ürünlere kendine özgü bir özellik kazandırıyor. Cumhuriyet’imizin 100. yılı anısına da yaptığımız çalışmalarda 100’ün üzerinde ürünü tespit ettik ve BŞEÜ 2. Bilim Şenliği’nde sergiledik.” dedi.
“Her ilçe bulunduğu bölgenin özelliklerini taşıyor”
Kaplan, Bilecik’in yöresel ürünler açısından tescili az olmasına rağmen tescillenecek çok sayıda ürünü bulunduğunu dile getirerek şöyle konuştu:
“Yaklaşık 150 ürün üzerinde çalışmaya devam ediyoruz. Şu ana kadar 7 ürünümüz tescillendi. Tescillenebilecek 35 ürünümüz şu an sırada. Diğer ürünler konusunda çalışmalar devam ediyor. Tescillenmiş mercimek mantımız ve tescillenecek nohutlu mantımız var. Bunların yanında İnhisar ilçemizde yetiştirilen deve dişi nar ile Osmaneli’deki ayva ürünlerinden birçok ürünler elde ettik. Pazaryeri ilçemizin de kendine has iklim özelliği var. Burada yetişen ve üretilen ürünlerin de çok farklı yapısı olduğundan hem tescile değer hem de ekonomik değerini daha da artıracak çalışmalar yapıyoruz.”
Gıda İşleme Bölümünde eğitim gören Hacer Alemdar da “Tükettiğimiz ürünlerin içeriğini bilmek istedim. Mezun olduktan sonra gıda mühendisi olmak istiyorum ve hangi bölgede çalışırsam çalışayım o bölgenin yöresel ürünleri üzerinde çalışmalar yapacağım, tanıtıp ekonomiye kazandırılmasına katkı sağlamak en büyük hedefim.” diye konuştu.
Öğrenciler Kübra Nur Sever ve Aylin Ateş de nohut, çörek otu ve ayva çekirdeği karışımından kahve yaptıklarını ifade etti.
(Haber Merkezi)