Gerede’de yapılan AK Parti İlçe Başkanlığı 5. Olağan Kongresi’ne katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Teşkilat Başkanı Süleyman Soylu ülke gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, gerçekleştirilen 5. Olağan Kongre’nin Gerede’ye ve siyasi hayata, Türkiye’nin aydınlık yarınları olan AK Parti’ye ve büyük millete hayırlı ve uğurlu olmasını diledi. Kongreler siyasi hayatın ve siyasi partilerin baharlarıdır diyerek, kongreler, yeniden doğumun, başlangıcın ve heyecanın unsurları olduğunu, yeni güçlü ve mutlu bir adımın olduğunu ifade etti.
‘Sizler büyük bir devrim olan demokrasiye imza attınız’ diyen Soylu şöyle devam etti; “Bu büyük devrim bu büyük milletin yıllarca küçümsenmeye çalışılan bu milletin yıllarca yoksulluk, fukaralık ve maalesef küçük düşürül-meyle karşı karşıya kalan milletin öz güven devrimini gerçekleştirdiniz. Sizler, bu büyük milletin kalkınma devrimini gerçekleştirdiniz. Bu büyük devrimin altına imzalar attınız. Zorluk ve sıkıntılarla karşılaştınız.’’
Dünyada 3. yardım gönderen Ülkeyiz
Dünyada 3. yardım gönderen Ülke haline geldiklerinin altını çizen Soyu, “1. asra giderken 500 milyon dolar için el açan Türkiye’den bugün Allah’a hamdu senalar olsun ki Dünyanın mağdur milletlerine sadece Dünyada 3. diğer ülkelerine yardım gönderen sıfatını ortaya koyan 4 milyar dolar tutarında başka ülkelere yardım gönderen değil, burada kazandığı ile Anadolu medeniyetini, anlayışını yaymaya çalışan bir büyük devrimin altına imza attınız. Özellikle 21. asrın başına kadar ötekileştirilen kendi medeniyet değerlerimizi bir şekilde ortadan kaldırmaya çalışan bizi başkalaştıran, bizim kendi anlayışlarımızı kendi gelenek ve göreneklerimizi inanç değerlerimizi birliğimizi ortadan kaldırmaya yönelik anlayışlara hep birlikte set çektiniz. Farklılıklarımız yönünden bizi yönetmeye çalışan, bir taraftan vesayet uygulayan diğer taraftan da darbe kuralları ile birlikte bu ülkenin insanına ayar vermeye çalışanlara büyük bir devrimin altına imza atarak ayar verdiniz” dedi. “Verdiğiniz ayar, ötekileştirme ayarı değil, verdiğiniz ayar size yapıldığı gibi bu millete yapıldığı gibi küçümseme ayarı değildi. Verdiğiniz ayar demokrasi, insanlık, sandık ve milli irada ayarıydı. Bugün eğer bu ülkede öz güven eğilimi gerçekleştiyse 365 gün sonrasını hesap edemeyen bir millet bugün 10-20-50 yılın planlarını programlarını gerçekleştirebiliyorsa bu Ülkede istikrar ve huzur en önemli şifrelerinden biri haline geldi ise bugün bu Ülkede herkes yarınlara ait huzurlu ve mutlu haysiyetli onurunu yükseldiyse bunun altında sizlerin imzası var” diye konuştu.
Birbirimize düşürülmek istendik
Bugün Türkiye şahlanıyor-sa eğer bugün Türkiye yükseliyorsa eğer gerileme dönemleri sona ermiş vesayet kuralları tavsiye edilmişse Türkiye yeni ufuklara yelken açıyorsa bunun altında milletin inancı ve büyük devrimlere atılan imzanın etkili olduğunu kaydeden Soylu, şöyle devam etti:
“Bugüne kadar kararsızlıklar içerisinde yüzdürülen bugüne kadar birbirine düşürülmek istenen alevi, suni, Türk, kürt diye layık, irticacı, sağcı, solcu diye kadın, inanç, farklı siyasi düşünceler üzerinden bölünmeye parçalanmaya bu toplumun oradan çekilip çıkarılması kararını verilen neslin karşısındayız. Bu karar şiddetle yapılmış şey değildir. Bu demokrasi, oyla ve milli irada ile gerçekleşmiştir” dedi. 21. asrın başından itibaren AK Parti’nin çok iyi bir ders verdiğinin altını çizen Soylu şöyle devam etti, “verilen ders sadece 785 bin kilometrelik Türkiye içerisinde bulunduğu bu coğrafyaya özgü bir ders değildir. Çevremizdeki coğrafyada neler yaşandığını görüyor ve biliyoruz. Irakta, Suriye’de Tunus’ta Ukrayna’da neler yaşandığını biliyoruz. İstikrarsızlaştırılmaya çalışılan bir bölgede yaklaşık 12 yıldır bu Ülkenin insanlarıyla beraber istikrarını bir şekilde yarınlara taşımaya çalışan bir anlayışın altına imza atan bir devrimi gerçekleştiren sizler misyonunuz bitmiş değildir. Tam tersi misyonunuz bugün başlamıştır. Bu yeni başlangıcımız büyük hedeflerle bütünleştiriliyor.”
Bir zamanlar insanların düşüncelerini ifade etmekte zorlandığına değinen Süleyman Soylu şunları anlattı: “İnsanlar kimliklerini farklı bir şekilde ortaya koymaya zorlandı. İnsanlar camiye giderken bir şekilde saklanmaya zorlandı. Biz nerelerden geçtiğimizi biliyoruz. Bu hayallerimizle buluşabilecek miyiz diye endişe ettiğimiz günlerden geçtik. Çorum olayları ile bizi terbiye ettiler, döndüler dersim olayları ile bizi terbiye ettiler ve korkuttular. Bizim bu korku duvarlarını aşamayacağımızı düşündüler. 1960 darbesi ile ürküttüler. 1971 muhtıralarıyla ürküttüler. Bu ülkenin pırıl pırıl gençlerini birbirine düşürdüler.”
IMF’ye borç ödedikten sonra gezi olayları çıktı
Soylu, IMF’ye borcu ödedikten sonra gezi olaylarını çıkardıklarını ve bu ülkede 3. hava limanından Marmara’ya kadar bu Ülkenin beklediği büyük projelerin altına imza atan ve gerçekleştiren bir Türkiye gördüklerinde 17 ve 25 Aralık olaylarını bu ülkenin başına getirmeye çalıştıklarını ifade etti.
Son zamanlarda konuşulan AK Saray, büyük israflarla yapıldığını iddialarını da yanıtlayan Soylu, “O israflar gözünüze, dizinize dursun. Bu Ülkede her yüz liranın 86 lirası faiz lobilerine giderken hiçbirinizin sesi çıkmadı. Bu Ülkenin Başbakanlık binası merdiven altında basın toplantısı yaparken bu Ülkede kamu düzeni otoritesini yok ederken sesleri çıkmadı. Şimdi milletin makamı olan Cumhurbaşkanlığı makamı gösterişli ve görkemli olacak. Biz süklüm büklüm bir Türkiye değiliz” diye sözlerine devam etti. Engel olanlara Demokrasiden ve milli iradeden korkmamalarını öneren Soylu “kaçacak bir yeriniz kalmamıştır. Yalan ve entrikalarınız-la hilelerinizle bu Ülkenin insanını korkutmaya artık daha fazla çalışmayın. Bu milletin milliyetçilik dini, gelenekleri ve gelecek adına kurduğu hayalleri sömürdünüz. Maskeleriniz düştü yalanlarınızın çukurlarında boğuluyorsunuz” diyerek milletin bu düşüncelere karşı dik durmalarını istedi” diye konuştu.
Soylu, tüm bu engellemelere ve söylemlere karşı kendilerinin azimle çalışarak yanıt vereceklerini söyledi.
Türkiye’nin ekonomi ve dış politikada çok önemli mesafeler kat ettiğinin altını çizen Süleyman Soylu, “Aldığımız mesafelerin hepsi 12 yılda hayal edilemeyecek mesafelerdir. 36.5 milyar dolardı aldığımız dış ticaret hacmi, bugün 160 milyar dolar. 2018 hedeflerini açıkladık. 277 milyar dolar ihracat hedefi koyduk. Bununla birlikte işsizlik oranını çekmeye çalışan bir Türkiye’yiz. Hedeflerini iyi koyan bir Türkiyeyiz. Kazanılanlar faiz lobilerine verilmedi. Bu ülkenin insanına, gençlerine, hastanelerine, yollarına, hava limanlarına, barajlarına ve bu ülkenin yarınlarına yatırıldı. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası 2002 yılında 27 Milyar dolardı bugün 133 milyar dolarlık yani Ülkenin Merkez Bankası’nın en büyük ekonomik krizlere bile dayanabileceği bir Türkiye var. Ekonomide bunlarla birlikte 6 bin kilometrelik bölünmüş yolu 23 bin kilometrelik bölünmüş yola çıkarabilen bir Türkiye var. Trenlerin bile gitmekte zorlandığı tren yollarından bugün hızlı trenlerle karşı karşıyayız. Dün çocuklarımızın hava almakta zorlandığı her akşam haberlerde insanların hava kirliliği ne kadar olacak diye endişe ile izlediği bir Türkiye’den bugün doğalgazla birlikte temiz havalı şehirlerle buluştuğu bir Türkiye var. 2008 yılından beri Dünya da ekonomik kriz var. Dünya ülkelerini etkisi altına aldı küçüldüler vergileri artırdılar, yatırımları azalttılar, harçları yükselttiler. Bundan Türkiye hiçbir zaman etkilenmedi. Aksine istihdam sağlayan ve büyümesini yüzde 5 artıran bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Bu büyük bir başarı hikâyesidir. Bunu hayal bile edemiyorlar. Bunu Türkiye nasıl gerçekleştirdi diye sızlandıkları bir Türkiye var” diye konuştu.
Çocuklara Kur-an’ı Kerim öğretilmedi
Soylu, 28 Şubat’tan sonra 15 yaşına kadar çocuklara Kur-an’ı Kerim öğretilmediğini hatırlatarak, bu engelleri aziz milletin desteği ile kaldırdıklarını anlattı. Türkiye’nin tankını, savaş gemisini, insansız hava aracını kendi yapabilecek bir güçte olduğunu yeniledi.
Hedeflerimizi gerçekleştirmek için 2015’in bizim için en önemli seçim olacağını belirten Süleyman Soylu, “Geçtiğimiz seçimleri anlamlı kılacak bir seçimdir, çok çalışmalıyız, çok mücadele etmeliyiz. Anayasayı değiştirebilecek çoğunluğa hep birlikte ulaşmalıyız, çok çalışmalı gayret göstermeliyiz” diyerek başarılı olmak zorunda olduklarını söyledi.
Soylu, çekemeyenlerin derdi, Recep Tayip Erdoğan o makamda durup ondan kuvvet alıyor oluşundan rahatsız olmasıdır diyerek sözlerini tamamladı.