Yaylacılık kültürünün yoğun yaşandığı kentte vatandaşların en büyük sorunlarından birisi olan elektrik sorununun çözüldüğü müjdesini veren AK Parti Bolu İl Başkanı Suat Güner, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.
“YAYLACILIK BİZİM GELENEĞİMİZ”
Güner konuyla ilgili yaptığı açıklamada; “Yayla evleriyle ilgili bizim kadimden bir geleneğimiz olması nedeniyle vazgeçemiyoruz, vazgeçmek de istemiyoruz. Biliyoruz ki bir taraftan da bir yasal statüsü yok. Ve yasal statüsü olmadığı için bize müsaadeler olamıyor. Biz bunu Ankara’da Tarım Bakanlığı, Çevre Şehircilik Bakanlığı üzerinden değerlendirme yaptığımızda bize gelen cevap 85 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının meraların üzerinde hakkı var oluyor. Haklılar mı? Evet haklılar. Fakat yaylacılık bizim kadimden gelen bir geleneğimiz. Suiistimal ettiğimiz tarafları da var. Hayvancılık yapmayan hemşerilerimiz de gidiyor. Ama bu bizim atalarımızdan beri kendimize kazanılmış haklar olarak görür ve yılın belli aylarında, özellikle yaz dönemlerinde gidip eylülde de dönülür. Bunun da amacı şudur, köyde yaşayan hemşerimiz hayvanlarını götürür masrafı olmadan otlatır. Yayla alanlarındaki otlar değerlendirilir amaç budur aslında. Tabi biraz daha suiistimal ediliyor mu? Ediliyor” dedi.
“TARIM VE HAYVANCILIK BİRBİRİNDEN AYRILAMAZ”
Suat Güner, tarım ve hayvancılıkta ciddi anlamda reformlar üzerine vizyonunu sürekli geliştiren ve yenileyen bir ülke olduğumuzun altını çizerek; “ Sadece savunma, sanayi ve teknolojide iletişim ya da uzay çağıyla ilgili değil, tarım hayvancılığı da hep değerlendirir ve kendi kendine yetebilen bir ülke olma hayaliyle tarım hayvancılıkla ilgili bir süreç yönetimi yaparız. Bu sürekli reform revizyonuyla vatandaşımızla buluşturulmaya çalışılır. Tarım ve hayvancılık birbirinden ayrılamaz. Hayvancılık yapılıyor ise tarımdan uzaklaşılamaz. Tarım yapan insan bir şekilde hayvancılığı da yapar. O da onlar için ek gelir değil, öz gelirdir. Bolu’nun genelinde 400 küsür yayla yerleşim alanı var. 9 bin kilometre Bolu alanından bahsediyorum. Geçmişten de hiç elektriği olmayan yayla yerleşim alanlarımız var. Yayla yerleşim alanlarının içinde kadimden gelen sınırlarımızın dışına çıkmadan belli bölümlerde elektrik olmayan evlerimiz de vardı. Bunlarla ilgili Enerji Bakanlığımızın da süreç yönetimi müdahalesiyle Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş. firmasıyla bir değerlendirme yaptık. Yapı kredi belgesi olan, hayvancılık yaptığını beyan edebilen, geriye dönük en az 2 yıllık ve en az 5 büyük baş hayvan, en az 30 küçük baş hayvanı olan hemşerilerimizle. Artık teknoloji ilerledi. Elektriği bir enerji ya da bir lüks olarak ya da bir sosyal yaşam kalitesi olarak değil, hayatın vazgeçilmez bir unsuru olarak değerlendiriyoruz. Artık bu içinde bulunduğumuz çağda hayvanlardan süt sağabilmek için teknolojik ürünler üretiliyor. Bunlarla birlikte işin iş gücünü azaltıp verimini artırma konusunda bir değerlendirme yapılıyor” ifadelerini kullandı.
SEDAŞ ÇALIŞMAYA BAŞLADI
Enerji Bakanlığımızla beraber yürüttüğümüz süreçte SEDAŞ firmamızla da bir değerlendirme yaparak yaylalarımızdaki enerji müsaadesiyle ilgili bir süreç kat ettik. Şu an bununla ilgili SEDAŞ çalışmaya başladı ama tabi çok büyük yatırımlar yapamıyor. Yani onlarca direk dikerek bu süreci yürütemiyor ama yakın yerlerden enerjilerini sağlıyor. Bu da inşallah seçim öncesinde gerçekleşir. 400 küsür yayla yerleşim alanı olan bir şehirde hayatımızı idame ediyoruz. Bununla da ilgili vatandaşlarımıza müjdeli bir haber olarak değerlendirmeye alınmış olsun arzusundayız. Buradan enerji bakanımıza ve heyetine milletvekili adaylarımız Yüksel Coşkunyürek’e, Arzu Aydın’a ve Kazım Konak’a da teşekkür ediyorum. Onlarla beraber yürüttüğümüz ve beraber aslında birlikte hareket ederek ne kadar güçlü olduğumuzun bir göstergesi. Şöyle de bağlamış olalım, Yarın biz inşallah milletvekili adaylarımızın Bolu’daki kontenjanı itibariyle 3 milletvekili adayımızı gönderebilirsek Ankara’ya biz güçlü bir ekip, güçlü bir kadro olacağımızı inşallah akabinde de il belediyemizi de aldığımızda Bolu’nun hak ettiği seviyeye yatırımlar düzeyinde ulaşacağının da bir göstergesi olarak değerlendirmesini doğru buluyorum.
(Haber: Meral Bınar)
Ben hayvancılık çiftçilik yapıyorum yaylama ev yapamıyorum betonu yasakladılar yapmak yasak şehirliler yaylada 2 3 katlı evlerde oturuyorlar yaylacı onlarmı bizmi bilemedik