Son zamanlarda işyerimin bitişiğinde bulunan Mahtı Çamaşırhanesi ve çeşmesi ile ilgili olarak yazılıp çizilenleri yakinen takip ediyorum. 15 yıla yakın bir zamandır bu cadde de ticari faaliyetimi sürdürüyorum. Mahtı Çamaşırhanesinde uzun zamandır çamaşır ve halı yıkandığını görmedim. Üstelik yıkandığı dönemde de birçok esnafın dumandan işyerine giremediğini ve rahatsızlık yaşadığını biliyorum. Kimileri tarafından tarihi eser muamelesi yapılan ancak metruk bir halde şehrin merkezinde kalmış belki 30-40 yıl önce bir anlam ifade eden, çamaşırhane olarak da işe yaramayan bilakis tinercilerin, alkol kullananların ve bir takım gayrı meşru faaliyetlerin merkezi haline gelen bu mekanın yıkılmasını son derece isabetli buldum.
Mahalle sakinlerinden kimsenin kullanmadığı bir alanı Belediye yıkmaya karar vermiş. Gerekçe olarak son yıllarda ciddi manada sokağımızda elektrik kesintisi yaşıyorduk ve makinelerimiz arızalanıyordu, yanan cihazlarımız da işin cabası. SEDAŞ tarafından bir çalışma planlanarak hatlar yer altına alınmaya başlandı ve güç artırımına gidildi. Bundan sonra bu tarz kesintilerin olmaması demektir. Bunu sağlamak içinde büyük bir trafo merkezi gerekiyor. Alan olarak caddemizde böyle bir yer yok. Belediye ve SEDAŞ arasında yapılan protokol ile metruk kullanılmayan, suyu içilemeyen Mahtı’nın yıkımına ve yerine trafo merkezi yapılmasına karar verilmiş. İsabetli bir karar olduğunu düşünerek SEDAŞ’a da vermiş oldukları hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum. Çamaşırhane ve çeşme güzellemesi yapacak olursak bu caddenin 150 metre ilerisinde Çataklı Camisi altında Belediye tarafından yeni restore edilmiş çamaşırhaneyi kullanabiliriz. Kullanmak isteyenler için burasıda güzel ve tercih edilebilir bir mekan oldu. Mahtı çamaşırhanesi üzerinden yürütülmeye çalışılan algı çalışmasına katılmayarak birçok kişinin aynı düşünüyormuş gibi yansıtılmasını da doğru bulmuyorum.
Mehmet ÇIĞRILI
