2024 Gerede Hayvan ve Emtia Panayırının yaşandığı şu günlerde Gazetemiz yazarlarından Tarihçi Mehmet Erul, 18 Eylül 1936 tarihli Son Posta Gazetesinde Gerede Panayırı hakkında yazılan yazıyı yayınladı.
Yazıda şu ifadeler yer almaktadır:
Gerede (Hususi)
Bundan beş yüzsene evvel Kıradya ismini taşıyan Gerede kasabası şimdiki kasabanın bir kilometre yukarısında hâlen Esentepe denilen sayfiyenin eteklerine doğru uzanırmış. Burada bazı kale ve hamam harabeleri gibi eski eserlerin izleri hálá mevcuttur. Sonraları kasabanın yeri değiştirilmiş, Esentepenin cenubunda ovaya nazır şimdiki kasaba kurulmuştur. 60,000 nüfusu, 180 parça köyü Yeniçağa, Mengen adlı iki nahiyesi vardır. Buranın ahalisi eski Türk an’anelerini hâlâ muhafaza etmektedir. Burada her sene Eylül nihayetinde büyük bir panayır kurulur, beş gün devam eder. Bir kaç gün fasıla ile tekrar panayır kurulur. Bu adeta Selçukiler zamanından kalmış bir taamül imiş. Anadolu da en eski panayır kuran kasaba burasıdır. Bu sebepten buranın panayırı diğer kasabalara benzemez. Çok ehemmiyetli ve kalabalık olur. Bundan başka haftada dört pazar kurulur. Bunlardan ikisi nahiye merkezlerinde, biri Dörtdivan mevkiinde, biri de merkez kasabadadır.
İhtiyarların rivayetlerine göre, buranın halkı Orta Asya’dan gelmedir. Çağataylara nispet edilen Eski Çağa köyü de o zamanlardan kalmıştır. Gerede’nin şimalinde (Arhut-Argut) dağının üzerinde hâlâ Keçi Kalesi namile bir kale harabesi vardır. Bu kalenin tarzı inşası diğer kalelere benzemez. Kale üç kademe sur içerisindedir. Kale civarında Muaviye ye ait bazı sikkeler bulunmuştur.
Meşhur Köroğlu’nun menkibeleri Yozgat’taki Çamlıbele atfediliyorsa da Köroğlu’nun aslen Geredeli olduğu iddia edilmektedir. Şah İsmail’in Osmanlı hükümdarına gönderdiği çok kıymetdar hediyeleri hamil kervanın buradaki Çamlıbel’den geçerken Köroğlu tarafından müsadere edildiği mervidir. Osmanlı imparatorluk devrinde Yıldırım Beyazıd’ın Gerede’de bir hamamı, bir camii, Eskiçağa köyünde de bir hamam ile bir cami vardır.
Gerede panayırını hususiyetlerinden biri de eğlence ve spora geniş mikyasta yer verilmiş olmasıdır. Tà Selçukiler zamanından âdet edilip bugüne kadar gelen bu iktisadi ve ticari tanışmanın eğlence ve spor kısımları çok enteresandır.
Bundan kırk sene evvelisine kadar âdeta eski olimpiyatların bir benzeri şeklinde devam eden bu panayıra meşhur ciritçiler gelir, cirit oyunları, kalkan ve gürz marifetleri yapar, sabıklardan birinciliği kazananlara büyük mükâfatlar verilirmiş. Osmanlı imparatorluğu bu çok güzel spor an’anesini de baltalamıştır. Bundan kırk sene evvel bir cirit oyununda yiğitler-den birisi anf bir darbede ölmüş, o zamanın hükümeti de bu âdeti ortadan kaldırmıştır.
Belediye heyeti bu seneden itibaren yine bu spor ve eğlencelerin yapılmasına karar vermiştir. Bu panayır her sene Eylül’ün yirmi beşinde başlar yirmi sekizinde hitam bulur. Dört gün devam eder. İki hafta fasıladan sonra tekrar teşrinievvelin dokuzunda başlar, üç gün devam eder.
Geçen sene ilk panayırda 14,789 mevaşi satılmıştır. Satış pavyonlarının adedi 843 olarak tespit edilmiştir. Bu sene yapılacak panayıra çok ehemmiyet verilmekte, müteaddit spor eğlenceleri, at koşuları, pehlivan güreşleri, mehtap eğlenceleri ilave edilmektedir. Birinciliği kazananlara büyük mükâfatlar verilecektir. Tarihte ilgisi bulunan bu panayırın çok parlak ve güzel olması için belediye şimdiden hazırlıklara başlamıştır.
(Haber Merkezi)