Gerede İlçe Sağlık Müdürlüğü, Dünya Artrit Gününe dikkat çekerek, yaşam kalitenizi arttırmak, artriti tanımak ve gecikmemek için iyi bir fırsat olabilir uyarısında bulundu.
Gerede İlçe Sağlık Müdürü Dr. Şerife Koçyiğit, Dünya Artrit Günü dolayısıyla açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Artrit, eklem ağrısı veya eklem hastalığıyla ilgili yüzden fazla romatizmal hastalık türünü kapsayan, her yaştan insanda görülebilen ve sebep olduğu belirtiler (ağrı, şişlik gibi) nedeniyle hastaların yaşam kalitelerini olumsuz etkileyen, hatta yaşam sürelerini kısaltabilen hastalıklardır.
Dünya Sağlık Teşkilatı verilerine göre dünyada 350 milyon insanın artrit olduğu tahmin edilmektedir. Önemine binaen, hastalık hakkında bireysel ve toplumsal düzeyde farkındalık oluşturmak amacıyla dünyada 12 Ekim günü “Dünya Artrit Günü” olarak ilan edilmiştir.
Halk arasında “eklem iltihabı” olarak bilinen artritin en sık görülen iki tipi osteoartrit ve romatoid artrittir.
Yaygın semptomlar eklem ağrısı, eklemlerde şişlik, sertlik ve hareket kısıtlılığıdır. Bundan dolayı artrit, kişinin hareketliliği ve genel yaşam kalitesi üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilmektedir.
Artritin en sık görülen türü osteoartrittir. Bir veya daha fazla eklem ve çevresinde ağrı, sertlik ve şişlik semptomları ile seyretmektedir. Dünya genelinde bireylerin %3,3-3.6’sını etkilemektedir. 43 milyon kişide orta-ileri derecede engelliliğe yol açan osteoartrit küresel olarak engelliliğe yol açan hastalıklar arasında onbirinci sırada yer almaktadır.
TÜİK tarafından yayımlanan 2022 yılı Türkiye Sağlık Araştırması Raporu’nda; 15 yaş üzerinde sağlık sorunu yaşayan kişilerde %8’inin nedeninin osteoartrit olduğu, kadın hastaların oranının erkeklere kıyasla yaklaşık iki kat fazlalığı dikkat çekmektedir.
Osteoartrit, yaşlanma ile ilişkilidir ve genellikle 40 yaşından sonra başlar. Osteoartrit oluşmasında yaş ve cinsiyet (kadın) gibi değiştirilemeyecek risk faktörlerinin yanında aşırı kilo, spor yaralanmaları, kas kuvvetsizliği, eklemlere aşırı yüklenme ve uygunsuz beslenme gibi değiştirilebilir risk faktörleri belirleyici rol oynamaktadır. Yıllar boyunca sürekli yüklenme stresine maruz kalan diz, el, kalça, boyun ve bel omurga bölgeleri hastalıktan daha fazla etkilenmektedir.
Hastalığın tanısı klinik ve radyolojik bulgulara dayalı olarak konulmaktadır. Tedavinin temel amacı semptomları azaltmak, engellilik gelişimini önlemek ve yaşam kalitesini artırmaktır.
Konunun önemine binaen Bakanlığımız “Türkiye Kas ve İskelet Sistemi Hastalıkları Önleme ve Kontrol Programı (2021-2026)” hazırlamış ve uygulamaya koyarak artrit nedenleri ve etkileri konusunda farkındalığı artırmak, erken tanı, uygun tedavi, izlem ve rehabilitasyon faaliyetlerinin çok paydaşlı bir şekilde yürütülmesi için önemli bir adım atmıştır.
Bu bağlamda, aile hekiminizden ve sağlıklı hayat merkezlerinden hastalığınıza yönelik danışmanlık desteği alarak ve hastalığınızı, hekiminizin önerilerine uygun bir şekilde tedavi ettirerek çalışmalarımızı desteklemenizi; aşağıdaki önerilere uygun hareket ederek sağlığınızı korumanızı diliyoruz.
Yüzmek ve yürümek gibi eklem dostu aktiviteleri hayatınıza ekleyin, fiziksel olarak aktif olun.
Eklemlerinizdeki yükü hafifletmek için ideal kilonuzu koruyun.
Yeşil yapraklı sebzeler, meyveler, zencefil, fındık, baklagiller ve lif gibi bol miktarda antiinflamatuar gıda içeren dengeli bir beslenmeyi tercih edin.
Sigara ve alkolden kaçının.
Bugün yaşam kalitenizi arttırmak, artriti tanımak ve gecikmemek için iyi bir fırsat olabilir.”
(Haber Merkezi)