Oksitosin hormonu, hamilelik hormonu olarak da bilinen hem psikolojik hem de fizyolojik etkilerini vücuda gösteren bir hormondur. Hipofiz bezi tarafından salgılanan hormon halk dilinde aşk hormonu olarak da bilinmektedir. Kadınlarda vücuda çok fazla etkisi olduğu bilinen hormonun aşk hormonu olarak adlandırılmasının nedeni olarak, davranışları etkileyebilme özelliği gösterilmektedir.
Oksitosin Nedir?
Oksitosin, üreme sisteminde ve insan davranışları üzerinde önemli etkileri olan bir hormondur. Hipofiz bezinden salgılana hormon az veya çok salgılanması halinde vücuda zarar verebilmektedir. Psikolojik açıdan da az salgılanması halinde depresyon, uyku bozukluğu, anksiyete gibi sağlık problemlerine neden olabilmektedir.
Oksitosin hormonunun aşk hormonu olarak adlandırılmasının sebebi sadakat, mutluluk, sevgi gibi duyguları kişiye uyandırmasından kaynaklanmaktadır. Psikolojik durumlardan kaynaklanana hastalıkların tedavisinde kullanıldığı takdirde bazı kişilerde iyileşme görülmektedir. Ruh sağlığı ile ilgili yararlarının yanında fizyolojik de pek çok yarar sağlamaktadır.
Sağladığı yararlardan biri merkezi sinir sisteminde yer alan bir hormon olması nedeni ile kan dolaşımında etkili olmasıdır. Kişilerde duygu kavramını belirleyen ve kontrol eden bir hormondur. Duygu karmaşalarına inip çıkmalarına karşı kişinin ruh sağlığını düzenlemektedir. Kişiye olumlu duygular uyandırmada yardımcı olmaktadır. Eksikliğinde depresyona kadar ilerleyen vakalar görülmektedir. Vücuttaki kortizon miktarının seviyesinin çok fazla olması durumunda oksitosin hormonu devreye girer ve kortizon miktarını dengeler. Bu sayede strese karşı da iyi geldiği bilinmektedir. Kişinin ağrı eşeğini yükselttiği, psikolojik açıdan iyi hissetmesine sebep olduğundan sosyalleşmeyi arttırdığı gözlemlenmiştir. Aynı zamanda cinsel uyarımı da arttırarak, cinsel hayatın sağlıklı olması açısından da önem kaydetmektedir.
Oksitosin Hormonu Nasıl Arttırılır, Yan Etkileri Nelerdir?
Oksitosun hormonu düşük kişilerde hormon dışarıdan takviye olarak alınabilmektedir. Aynı zamanda bazı yaşamsal faaliyetlere bağlı olarak da oksitosin seviyesi arttırıla bilinmektedir. Bu yaşamsal faaliyetlerden bazıları; sosyalleşmek ve insanlarla iletişim kurmak, kişinin sağlıklı bir cinsel hayat yaşaması, hobiler ve keyif alınan aktivitelerin yapılması, spor yaoılması, evcil hayvan beslenmesi, hayal kurmak ve âşık olmak da bu listede yer alabilmektedir. Genel olarak bakıldığında kişiye mutluluk veren eylemlerin yapılması oksitosin seviyesinde artışa sebep olmaktadır. A, B1, B2, B6 ve D vitamini içeren besinlerin tüketimi de oksitosin hormonu salgılanması için önemlidir.
İnsan vücudunda hormonların sağlıklı çalışabilmesi için bir denge halinde olması gerekmektedir. Oksitosin hormonunun az salgılandığında sorunların oluşması gibi çok salgılanması da sorunları beraberinde getirmektedir. Bu sorunlardan en çok görülenleri; rahimde kaşıntı, vücutta ödem oluşumu, tansiyon düşüklüğü, çarpıntı ve baş ağrısı olmaktadır.
Hamilelikte Oksitosin Hormonu Neden Önemlidir?
Hamilelerde oksitosin, acı eşiğini yükselterek doğumun kolaylaşmasını sağlaması ve anne ile bebek arasında bağ kurulumunu kolaylaştırması açısından önemi ortaya çıkan bir hormondur. Aynı zamanda cinsel ilişki sırasında salgılanan oksitosin döllenmeyi kolaylaştırdığından, bebek sahibi olma ihtimalini de arttırmaktadır. Doğum sırasında rahim kaslarının kasılmasına neden olarak doğumu kolaylaştırdığı da bilinmektedir.