İki hafta önce yaklaşık dört yıl önce gidip gördüğüm Güney Doğu Anadolu’da bazı yerleri yeniden görme imkânı buldum.
Dört yıl önce Ankara’dan Adana- Antep hattı na uzanan kara yolunun oto yol bölümlerinin birçok yerinde yol açma, tünel oluşturma gibi çalışmalar yapılmaktaydı. Bu yolu öğrencilik yıllarımda 1977’de ve sonra iki binli yılların başında da kullanmıştım. Öğrencilik yıllarımdaki görüntüsü ile iki binli yıllar arasında yer yer düzenlemeler dışında çok fazla fark görmemiştim. Hatta bir defasında kendimi bir anda Faruk Nafiz Çamlıbel’in “Han Duvarları” şiirinin Anadolu’sunda, onun yaşadığı yılların Ulukışla’sında bulmuştum. Yani birçok belde hala imar edilmemiş halde, öksüzdü.
Yıllar sonra, yani dört yıl önce Devletin bölgeye hizmeti kendini iyice göstermeye başlamıştı. Şantiye görünümlü bölgelerde ulaşım, kesik kesikti ama elbette her nimetin bir külfeti vardı.
İki hafta önce gördüğümde aynı yol artık her şeyi ile mükemmel denilecek duruma gelmişti. Adana, Osmaniye, Antep, Maraş, Urfa oto yollarla bağlanmış ve beraberinde sanayi, tarım ve şehirleşme sektörü kendine yeni alanlar oluşturmuştu. Maraş, Antep, İskenderun’daki dostlardan aldığım bilgiye göre son on yılda bu bölgelerde Urfa, Adıyaman, Diyarbakır, Mardin gibi doğu ve güneydoğu şehirleri kara ulaşımı fevkalade hale getirilmiş, hava alanları yapılmış, sanayi ve tarım alanında gelişmeler sağlanmış hatta depremle yok olan Van her şeyi ile yeniden imar edilmişti.
Yol medeniyet demekti ve şimdi doğu, güneydoğu bu medeniyeti kullanıyor. Lakin nankör vatan haini işbirlikçiler geçmişin verimli toprağı Mezopotamya’yı yeniden mamur istemiyorlar ve maalesef sömürgeci akıllarıyla bölge halkını habis çıkmazlarında eritmeye devam ediyorlar. Dış besleme PKK, bölge halkını kandırarak veya baskıyla terörü sürdürmeye çalışıyor. Amaçları her zaman olduğu gibi cehaleti kullanarak para toplamak.
Yollar değişmiş, şehirler değişmiş, medeniyet değişmiş ama maalesef nankör vatan hainlerinin istek ve emelleri değişmemiş. Değişeceği de yok gibi.
Yazık, çok yazık. Hem kandırılanlara, hem de milletin kaynaklarına.
Ağustos 2015
