Sevgili Peygamberimiz (sav)’in İsimleri ve Anlamları
Dedesi Abdülmuttalip varlık nuruna Muhammed ismini vermişti.”Neden atalarından birinin ismini takmadın da bu ismi verdin? Dediler cevabı şu oldu: ”Allah’ın ve insanların O’nu övmelerini istediğim için”.
Hz Muhammed(sav) hadislerinde “benim kendime özgü beş adım vardır: Ben Muhammed’im, ben Ahmet’im, ben Mahi’yim; Allah küfrü benimle mahvedecektir. Ben Haşir’im, kıyamet gününde insanlar benim önümde hasredileceklerdir. Ve ben Akıb’im; benden sonra peygamber gelmeyecektir.
Mustafa: Övülen, yüceltilen, teşekküre layık görülen demektir. O,Allah tarafından övülecek bir biçimde yaratılmış, sonra son peygamber olma şerefiyle yüceltilmiş, en büyük görevi en güzel şekilde yerine getirdiği için Allah tarafından kendisine teşekkür edilmiş eşsiz bir varlık, benzersiz bir ruh ve şahsiyettir. O Makam-Mahmud’un yani övülmüş makamın veya hamd makamının sahibidir.
Hz. Muhammed (SAV) Kuran ve Hikmeti Öğreten Peygamber
Yüce Allah Hz. Peygambere “Kuran ve Hikmeti öğreten bir peygamber” buyurarak özel bir konum ve değer atfetmektedir. Allah cc. yarattığı insanı karanlıklar içinde bırakmayacağını, bu konuda ortaya çıkacak bütün engellerin ortadan kaldırılacağını şöyle dile getirmektedir. Saff Süresi 61/8:”Kâfirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır.”İşte nübüvvetlik kurumunun varlık sebebi bu ilahi hükümdür. Yüce Allah, bu kurumun son halkası olarak Hz. Muhammed(sav)i göndermiş, kıyamete kadar yaşanacak insanlık macerasının, O’nun yol göstericiliğinde tamamlanmasını takdir etmiştir. Bu yol göstericiliğinin nasıl gerçekleşeceğini Allah, müminler üzerinde şöyle ortaya koymaktadır.
Ali İmran 37/64: Andolsun ki Allah müminlere kendi içlerinden; onlara ayetlerini okuyan, onları arıtıp tertemiz yapan, onlara kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermekle büyük bir lütufta bulunmuştur.”
Hz Allah’ın Hz Muhammed’i peygamber olarak göndermesi bütün bir beşeriyet için büyük bir nimettir.
Hz Peygamberin Allah’ın ayetlerini okuyan biri olarak tanıtılması tebliğ görevine işarettir.
Hz Peygamber, gelen ayetleri öncelikle okuyarak, ilahi mesajı insanlara ulaştırıyordu. Bu mesajları kabul edip, inançlarına ve pratik hayatlarına, mesajların içeriğine göre şekil ve yön verenler, mümin ve Müslüman olarak her türlü yanlış inanç ve davranıştan uzaklaşıyor” arınıp tertemiz” oluyorlardı.
Peygamberlik görevinin ikinci cephesi de insanlara ulaştırılan ilahi mesajların sözlü ve pratik olarak açıklanmasıdır. Kitap ve hikmeti öğreten peygamber, onlara insan-evren-vahiy kitabını ve hikmeti de öğretip belletir. Hem ilim hikmet öğretir hem de ilim ve hikmet ışığında arıtır.
Yeri gelmişken İslam medeniyetinde çok kullanılan “hikmet” kavramına vurgu yapmak yerinde olacaktır.
HİKMET: ”Nefsi kötülüklere karşı uyaran, iyiliği öğütleyen, ahlakı düsturları içeren, kazanılmış tecrübeleri aktaran gelen geçen sözlerdir.”Hikmet: olayların ve varlıkların arka planını, derinliğini kavramak, sebepler üzerinde kafa yorarak yorumlamaktır. Hikmet bir bakıma ibret alma, basiret nazarıyla bakma anlamına gelir. Hikmet, bütün özel bilgi alanlarını kuşatan, doğru, yararlı, kapsamalı, , derin ve erdemli bilgi demektir. Bu yüzden Allah Teâlâ “Hikmet i dilediğine verdiğini, kime de hikmet verdiyse büyük bir hayra mazhar olacağını (Bakara 269) haber vermektedir. Derin, faydalı, inana huzur veren ve mutluluk veren hikmet, aynı zamanda İslam düşüncesinin adı olmuştur.
İmam ı Şafi ”Hikmet, Hz Peygamber’in sünneti olduğunu ifade eder. Kuran ve onun açıklayıcısı olarak Sünnet Müslüman’ın hayatına yön veren birer rehberdir.
Sevgili Peygamberimiz(sav)’in İnsanlığa Sunduğu Değerler
Kuran O’nun ahlaki yaşamına vurgu yapıyor, O’nun ahlakı nasıldı? İslam ve peygamberin getirdiği değerler evrensel değerlerdir. Bütün insanları kuşatan, çağdan çağa, ülkeden ülkeye değişmeyen, her coğrafyada, her toplumda ve her zaman geçerli olabilen, her ortamda davranış ve uygulamalara yansıtılabilen niteliktir.
İnanç değerleri, aile, sevgi, saygı, can-mal-ırz güvenliği, dayanışma/yardımlaşma, doğruluk, ehliyet, adelet, eşitlik, istişare, hürrüyet, çalışma, çömertlik, ihsan, isar, infak, dostluk/arkadaşlık, cesaret, merhamet, iyilik duygusu, haklar, afedicilik, sabır, tevekkül, hoşgörü, barış, edep/hayâ, tevazü vs. Bu değerler bütün insanlığı kucaklayan evrensel olma özelliğini taşıyan değerlerdir.
Yasaklanan şeyler; içki, kumar, uyuşturucu kullanımı, fuhuş, hırsızlık, aldatma, zulüm, insan öldürme, haset, fesat, nifak, gıybet, tembellik, hak ihlalleri, küfür, inançsızlık, isyan, şiddet, ırk ayrımı terör vs.
Hz Muhammed(sav):”Ben güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderildim”.”Müminlerin iman yönünden en mükemmel olanları ahlak açısından en güzel olanlarıdır”.”Beni Rabbim terbiye etti, terbiyemi ne güzel etti”.
Kalem Süresi 68/4:”Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin”. Kâinatın düzeni ahlakilik temeli üzerine kurulmuştur. Evrenin kullanıcısı olan insan, ”kemal”’e ahlak ile ulaşabilir. Başka bir ifadeyle insanı güzelleştiren ve eşrefi mahlûkat yapan onun ahlakıdır. Her türlü mükemmel vasıflarla donatılan Hz Muhammed(sav) insanlığın biricik rehberidir.”Sizin en iyiniz, ahlakı en güzel olanınızdır”.
O,İnsanlık için bir davranış modelini sergilemiştir. Sevgide, cömertlikte, edepte, ahlakta, adelette, tevazuda, takvada, yardımlaşmada, sosyal ilişkilerde model teşkil etmektedir.
Ahzap Süresi 33/21:Andolsun, Allah’ın Resulünde sizin için, Allah’a ve Ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır”.O’nun ahlak ve fazilet dolu hayatını öğrenmek ve kendimize örnek almak başta gelen görevlerimizdendir. Hz. Peygamberi sevmek ve O’nu örnek almak demek; insanlığın huzuru ve kalıcı mutluluğu için yaptığı çağrıyı (Kurtuluş ve diriliş çağrısını) günümüze taşıyarak hayatımıza yansıtmak,duygu ve davranışlarımızı onun örnek ahlakına ,emir ve tavsiyelerine göre şekillendirebilmek demektir.